İnşaat projelerinde "Risk Yönetimi" projenin hedeflenen maliyet, zaman, kalite ve güvenlik koşullarına uygun olarak tamamlanmasını güvence altına alır. Risk yönetimi, sadece olası sorunları önlemekle kalmaz, aynı zamanda projelerin daha verimli ve etkili bir şekilde yürütülmesine katkı sağlar. Bu nedenle, risk yönetimi sürecinin her inşaat projesinde detaylı bir şekilde ele alınması ve tüm proje paydaşlarının bu sürece dahil edilmesi büyük önem taşır.
YAZAN: Y. İnş. Müh. Şükrü Yılmaz, Teknik Ofis Müdürü
Belirsizliğin olduğu ortamlarda mutlaka risk vardır. Günlük yaşantımızda her konuda verilen kararlar, imalat, tedarik ya da program yönetim faaliyetleri, farklı büyüklüklerde çeşitli riskler içerir.
İnşaat sektörü "ekonomik dalgalanmalar", "teknik zorluklar", "çevresel faktörler", "yasal engeller" ve "insan kaynaklı hatalar" gibi pek çok riske açıktır. Bu riskleri etkili bir şekilde yönetmek için hem planlama aşamasında hem de saha uygulamaları sırasında sistematik bir yaklaşım gereklidir.
Risk, belirli bir zaman aralığında, hedeflenen bir sonuca ulaşamama, kayba ya da zarara uğrama olasılığı ile bu olasılığın meydana gelmesi durumunda yaratacağı olumsuz etkinin şiddetinin fonksiyonudur. Risk, gelecekte oluşabilecek potansiyel problemlere, tehdit ve tehlikelere işaret eder.
İnşaat projelerinde risk analizi, projeye zarar verebilecek ya da projenin başarısını engelleyebilecek potansiyel riskleri tanımlamak, değerlendirmek ve bu riskleri en aza indirmeye yönelik önlemler geliştirmek için yapılan sistematik bir süreçtir. İyi bir risk analizi, projenin planlama aşamasında başlar ve projenin tamamlanmasına kadar devam eder.
İnşaat projelerinde risk, proje hedeflerini olumsuz etkileyebilecek, proje bütçesini aşmaya, süresinde gecikmelere, kalite sorunlarına veya güvenlik risklerine yol açabilecek beklenmedik olaylar veya koşullardır. Risk, projenin her aşamasında, yani planlama, tasarım, inşaat ve teslimat süreçlerinde ortaya çıkabilir ve projeyi farklı yönlerden etkiler.
İnşaat projelerindeki risklerin en önemli özellikleri şunlardır:
Belirsizlik İçermesi: Risk, gelecekte gerçekleşip gerçekleşmeyeceği kesin olmayan olayları ifade eder. Bu belirsizlik, projede alınacak kararları ve atılacak adımları zorlaştırabilir.
Olumsuz Etki Potansiyeli: Risk, projenin planlandığı gibi tamamlanmasını engeller. Örneğin, finansal bir risk, bütçe aşımına yol açabilirken, çevresel bir risk proje alanında çalışmayı durdurabilir.
Olasılık Potansiyeli: Her riskin gerçekleşme olasılığı ve projenin maliyet, zaman ve kalite hedefleri üzerindeki etkisi farklıdır. Bu nedenle risk analizinde her riskin olasılığı ve potansiyel etkisi değerlendirilir.
Yönetim Gereksinimi: Risklerin proje süresince izlenmesi, değerlendirilmesi ve yönetilmesi gerekir. Riskler iyi yönetilmezse, projenin başarısız olma ihtimali artar.
İNŞAAT PROJELERİNDE RİSK ANALİZİNİN TEMEL ADIMLARI
1. Risklerin Tanımlanması
Risk analizi sürecinin ilk adımı, projede karşılaşılabilecek potansiyel riskleri belirlemektir. İnşaat projelerinde karşılaşılabilecek çok çeşitli riskler vardır ve bu riskler proje türüne, konumuna, bütçesine ve diğer birçok faktöre bağlı olarak değişir. İnşaat projelerinde sıkça karşılaşılan bazı örnek riskler:
Finansal Riskler
Bütçe Aşımı: Malzeme ve işçilik maliyetlerindeki artış, döviz kuru dalgalanmaları gibi nedenlerle bütçenin aşılması.
Finansman Sorunları: Proje finansmanı sağlayacak kurum veya yatırımcılardan beklenen ödemelerin, hakedişlerin zamanında gelmemesi veya iptal edilmesi.
Enflasyon ve Döviz Kuru Dalgalanmaları: Özellikle ithal edilen malzemelerin fiyatları döviz kuruna bağlı olarak değişebilir.
Zaman (Gecikme) Riskleri
İş Programına Uymama: Planlanan takvime uyulmayarak proje süresinin uzaması.
Hava Koşulları: Şiddetli yağmur, kar, don veya fırtına gibi hava olaylarının çalışma sürecini aksatması.
İzinlerin ve Onayların Gecikmesi: Yasal süreçlerdeki aksamalar, inşaat izinlerinin alınmasında gecikmelere yol açabilir.
Taşeron ve Tedarikçi Gecikmeleri: Malzeme veya ekipman tedarikçilerinden kaynaklanan gecikmeler.
Teknik ve Yapısal Riskler
Tasarım Hataları: Mimari, mühendislik veya yapısal tasarım hatalarının ortaya çıkması ve proje sırasında düzeltilmesi gerekmesi.
Zemin ve Temel Sorunları: Zeminin beklenenden farklı özellikler göstermesi veya temel kazılarında karşılaşılan sorunlar.
Malzeme Kalite Sorunları: Kalitesiz malzemelerin kullanımı sonucu oluşabilecek yapısal sorunlar.
Makine ve Ekipman Arızaları: Şantiyede kullanılan makinelerde yaşanabilecek arızalar, işin durmasına neden olabilir.
İş Güvenliği ve Sağlık Riskleri
İş Kazaları: Yüksekten düşme, ağır malzemelerin çarpması, elektrik çarpması gibi kazalar.
Çalışan Sağlığı: Toz, kimyasal maddeler veya gürültü gibi etkenlerden kaynaklanan sağlık sorunları.
Yetersiz Güvenlik Önlemleri: Güvenlik ekipmanlarının eksikliği veya yetersizliği nedeniyle iş güvenliğinin sağlanamaması.
Çevresel Riskler
Doğal Afetler: Deprem, sel, toprak kayması gibi doğal afetler, projeyi fiziksel olarak etkileyebilir veya proje alanını kullanılmaz hale getirebilir.
Çevre Kirliliği: İnşaat sürecinde çevreye verilen zarar, örneğin toprak veya su kaynaklarının kirlenmesi.
Gürültü ve Hava Kirliliği: Şantiyede kullanılan makinelerden kaynaklanan gürültü ve hava kirliliği, çevre sakinlerini etkileyebilir.
Yasal ve Düzenleyici Riskler
İzinlerin Alınamaması: Belediyeler veya ilgili kurumlardan gerekli izinlerin alınamaması.
Mevzuat Değişiklikleri: Proje devam ederken, iş sağlığı güvenliği, çevre koruma veya inşaat standartlarına yönelik mevzuatta yapılan değişiklikler.
Sözleşme İhlalleri: Projede yer alan yükleniciler veya taşeronların sözleşme şartlarını yerine getirmemesi.
Proje Yönetim ve Organizasyonel Riskler
Yetersiz Planlama ve Koordinasyon: Projenin planlama aşamasında eksiklikler veya yetersiz koordinasyon.
Nitelikli İş Gücü Eksikliği: Kalifiye işçilerin, mühendislerin veya teknik uzmanların eksikliği.
Karar Alma Gecikmeleri: Proje yönetim ekibinin karar alma sürecinde yaşanan gecikmeler, iş akışını etkileyebilir.
Müşteri ve Paydaş İlişkileri ile İlgili Riskler
Müşteri Taleplerindeki Değişiklikler: Müşterinin proje devam ederken isteklerinde değişiklik yapması, maliyet ve zaman açısından yeni düzenlemeler gerektirebilir.
Paydaş Beklentileri: Projenin paydaşları arasında uyumsuzluklar ve farklı beklentiler olabilir.
Toplum Tepkisi: Çevredeki halkın projeye karşı çıkması veya protestolar düzenlemesi gibi toplumsal tepkiler.
Bu riskler, inşaat projelerinde sıkça karşılaşılan genel risklerdir ve projeye özgü risklerin detaylı olarak değerlendirilmesi önemlidir. Her bir riskin etkisi ve gerçekleşme olasılığı, projeye özel analizlerle detaylandırılarak, etkili bir risk yönetim planı oluşturulmalıdır.
2. Risklerin Değerlendirilmesi ve Önceliklendirilmesi
İnşaat projelerinde risklerin değerlendirilmesi ve önceliklendirilmesi, tanımlanan risklerin projenin başarısı üzerindeki etkilerinin analiz edilmesi ve bu risklerin hangilerine öncelikli olarak müdahale edilmesi gerektiğinin belirlenmesidir. Bu aşama, risk yönetimi sürecinin en kritik adımlarından biridir, çünkü etkili bir risk önceliklendirme süreci sayesinde kaynaklar doğru ve stratejik bir şekilde kullanılır ve projenin başarısına yönelik tehditler minimize edilir.
Risklerin Değerlendirilmesi
Risk değerlendirmesi, her riskin proje üzerindeki olası etkisinin ve gerçekleşme olasılığının analiz edilmesini içerir. Bu analiz, risklerin proje üzerindeki önemini belirlemeye yönelik iki temel faktöre dayanır:
Olasılık (Gerçekleşme İhtimali):
- Riskin ne sıklıkla veya ne kadar olasılıkla gerçekleşebileceği değerlendirilir.
- Olasılık, düşük, orta veya yüksek gibi kategorilere ayrılarak nitel veya nicel (kantitatif) bir yaklaşımla analiz edilir.
Etkisi (Proje Üzerindeki Potansiyel Etkisi):
- Risk gerçekleştiğinde proje maliyeti, zaman çizelgesi, kalite veya güvenlik gibi alanlar üzerinde yaratacağı etki değerlendirilir.
- Etki de genellikle düşük, orta veya yüksek gibi kategorilere ayrılarak analiz edilir.
Bu iki faktör kullanılarak her risk için bir öncelik derecesi belirlenir. Yüksek olasılık ve yüksek etki kombinasyonuna sahip riskler, en önemli riskler olarak değerlendirilir.
Risk Önceliklendirme Yöntemleri
Risklerin değerlendirilmesinden sonra, hangi risklerin daha acil bir şekilde ele alınması gerektiğini belirlemek için önceliklendirme yapılır. Bu süreci destekleyen bazı yaygın yöntemler şunlardır:
Risk Matrisi (Olasılık-Etki Matrisi):
- Riskleri bir matris üzerinde görselleştirerek, olasılık ve etki derecelerine göre sıralamayı sağlar.
- Bu matris, riskleri düşük, orta ve yüksek gibi kategorilerde gruplandırarak görsel bir önceliklendirme yapmaya imkân tanır. Yüksek olasılık ve yüksek etki olan riskler “kritik” riskler olarak değerlendirilir.
Kantitatif Risk Analizi:
- Her risk için olasılık ve etki düzeylerine belirli sayısal değerler atanır.
- Monte Carlo Simülasyonu veya Karar Ağaçları gibi modelleme teknikleri kullanılarak, risklerin projeye toplam etkisi hesaplanır. Bu teknikler, özellikle karmaşık projelerde daha isabetli tahminler yapılmasını sağlar.
Pareto Analizi:
- 80/20 kuralına göre, risklerin en önemli olanlarını belirlemek için kullanılır. Çoğu projede, az sayıda risk projenin en büyük bölümünü etkiler.
- Bu analizle yüksek öncelikli risklere odaklanılarak daha etkin bir risk yönetimi sağlanır.
SWOT Analizi:
- Proje kapsamındaki riskler, fırsatlar, güçlü ve zayıf yönler ile birlikte analiz edilir.
- Projenin güçlü yönleriyle risklerin nasıl minimize edilebileceği belirlenir.
Risklere Müdahale Stratejilerinin Belirlenmesi
Riskler önceliklendirildikten sonra, her bir risk için uygun yanıt stratejileri belirlenir. Yaygın stratejiler şunlardır:
- Riski Azaltma: Riskin gerçekleşme olasılığını veya etkisini azaltmak için önlemler almak.
- Riski Kabul Etme: Etkisi düşük olan veya önlem alınması maliyetli olan risklerin gerçekleşme olasılığına hazırlıklı olmak.
- Riskten Kaçınma: Risk oluşturan faaliyetten tamamen vazgeçmek veya alternatif yöntemler kullanmak.
- Riski Transfer Etme: Riskin etkisini sözleşme yoluyla başka bir tarafa devretmek.
Risk Önceliklendirme ve Değerlendirmenin Faydaları
- Kaynakların Verimli Kullanımı: En önemli risklerin önceliklendirilmesi sayesinde, kaynaklar en kritik alanlara yönlendirilir.
- Zaman ve Maliyet Kontrolü: Projeyi en çok etkileyen risklere odaklanarak, bütçe ve zaman aşımlarının önüne geçilir.
- Proje Başarısı: Yüksek risklerin minimize edilmesi, projenin başarıya ulaşma ihtimalini artırır.
- Güvenli Çalışma Ortamı: Güvenlik risklerinin önceliklendirilmesi sayesinde iş kazaları önlenir.
3. Risk Yanıt Stratejilerinin Geliştirilmesi
İnşaat projelerinde risk yanıt stratejilerinin geliştirilmesi, proje hedeflerini tehdit eden risklere karşı proaktif (olumsuz bir şeyin olmasını beklemek yerine, yapılan erken değişikliklerle durumu kontrol altına almak) ve etkili önlemler almayı içerir. Bu stratejiler, risklerin türüne, olasılığına ve projeye olan potansiyel etkisine göre belirlenir. Risk yanıt stratejileri, risklerin gerçekleşme olasılığını ve etkilerini azaltmak ve proje hedeflerinin gerçekleşmesini sağlamak açısından kritik öneme sahiptir.
Risk Yanıt Strateji Türleri
Risk yanıt stratejileri genel olarak dört ana başlıkta toplanabilir:
Riskten Kaçınma
Riskten kaçınma stratejisi, riskin tamamen ortadan kaldırılmasını veya gerçekleşme ihtimalinin sıfıra indirilmesini hedefler. Bu, risk oluşturan bir faaliyetten veya yaklaşımdan vazgeçmek anlamına gelir.
Uygulama Örneği: Proje alanında yüksek oranda heyelan riski varsa, proje alanının değiştirilmesi veya projenin bu risk faktörlerini içermeyen bir bölgede yapılması.
Risk Azaltma
Risk azaltma stratejisi, riskin gerçekleşme olasılığını veya etkisini minimize etmeyi amaçlar. Bu strateji, riskin kontrol edilebilir seviyelere indirgenmesi için çeşitli önlemler almayı içerir.
Uygulama Örneği: Malzeme maliyetlerinde dalgalanma riski varsa, uzun vadeli tedarik sözleşmeleri yaparak maliyetlerin sabitlenmesi veya proje başlangıcında bir stok oluşturulması.
Risk Transferi
Risk transferi, riskin etkisinin veya gerçekleşme durumunda doğacak zararların üçüncü bir tarafa devredilmesi stratejisidir. Bu genellikle sigorta, sözleşme veya dış kaynak kullanımı yoluyla yapılır.
Uygulama Örneği: Şantiyede iş kazaları riski için sigorta yaptırmak, proje süresince ortaya çıkabilecek sorumlulukların bir kısmını sigorta şirketine devretmek.
Risk Kabulü
Risk kabulü, riskin varlığının kabul edilerek, özel bir önlem alınmadan proje sürecine devam edilmesi anlamına gelir. Bu strateji, riskin etkisi düşükse veya müdahale maliyetleri yüksekse tercih edilir.
Uygulama Örneği: Proje bölgesinde düşük seviyede yağmur riski varsa ve bu yağmurun projeye önemli bir etkisi yoksa, bu risk kabul edilerek herhangi bir ek önlem alınmayabilir.
İnşaat projelerinde risk yanıt stratejilerinin geliştirilmesi, proje başarısının korunması ve proje hedeflerine ulaşılabilmesi için kritik bir adımdır. Doğru stratejiler ile riskler minimize edilerek projenin güvenliği, bütçesi ve takvimi koruma altına alınmış olur.
4. Risk İzleme ve Kontrol
İnşaat projelerinde risk izleme ve kontrol aşaması, tanımlanmış risklerin projeye etkilerinin sürekli olarak gözlemlenmesi ve yönetilmesidir. Bu aşama, risk yanıt stratejilerinin etkinliğini değerlendirmek, yeni ortaya çıkabilecek riskleri tespit etmek ve gerektiğinde risk yönetim planını güncellemek için yapılır. Risk izleme ve kontrol, projenin başlangıcından bitimine kadar sürekli devam eden, projenin başarısını etkileyebilecek risklerin yönetilmesine yönelik bir süreçtir.
Risk İzleme ve Kontrol Sürecinin Adımları
1. Risklerin Düzenli Gözlemi:
- Proje süresince belirlenen tüm riskler düzenli aralıklarla gözden geçirilir. Bu gözden geçirme sürecinde risklerin durumunda bir değişiklik olup olmadığı, gerçekleşme olasılığı veya etkisinin değişip değişmediği kontrol edilir.
- Bu adım, risklerin projeyi nasıl etkilediğini sürekli olarak izlemeye olanak tanır ve risk yönetim stratejilerinin zamanında güncellenmesini sağlar.
2. Risk Yanıtlarının Değerlendirilmesi:
- Uygulanan risk yanıt stratejilerinin projenin hedefleri üzerindeki etkisi analiz edilir. Bu analiz, stratejilerin etkili olup olmadığını belirlemek için yapılır.
- Stratejilerin projedeki riskleri azaltıp azaltmadığına veya başka risklerin ortaya çıkmasına yol açıp açmadığına bakılır. Etkili olmayan stratejiler, gerekli görüldüğünde güncellenir veya alternatif çözümler geliştirilir.
3. Yeni Risklerin Tespiti:
- Proje ilerledikçe başlangıçta tahmin edilmeyen yeni riskler ortaya çıkabilir. Bu nedenle, düzenli izleme ve kontrol sırasında yeni risklerin ortaya çıkıp çıkmadığı gözlemlenir.
- Yeni tespit edilen riskler, risk yönetim planına eklenir ve proje planında gerekli değişiklikler yapılır.
4. Risk Durum Raporlaması:
- Risk izleme süreci boyunca düzenli olarak risk durum raporları hazırlanır. Bu raporlar, proje ekibine ve üst yönetime risklerin durumu hakkında güncel bilgi sağlar
- Raporlar, hangi risklerin aktif olduğunu, hangi yanıt stratejilerinin uygulandığını ve risklerin projenin bütçesi, takvimi veya kalitesi üzerindeki etkilerini içerir.
5. Güncellenmiş Risk Yönetim Planı:
- Risk izleme ve kontrol süreci sonucunda proje yönetim planı ve risk yönetim planı gerektiğinde güncellenir. Yeni riskler veya mevcut risklerin değişen durumlarına göre planın uyarlanması, projenin güncel risk profiline uygun hale getirilmesini sağlar
- Güncelleme süreci, yeni risk yanıt stratejilerinin belirlenmesi ve mevcut stratejilerin geliştirilmesini içerebilir.
Risk İzleme ve Kontrol için Kullanılan Yöntemler
1. Risk Değerlendirme Matrisleri:
- Risklerin önemine göre sıralandığı ve kontrol edildiği matrisler, risk izleme ve kontrol sürecinde etkili bir araçtır. Bu matrisler sayesinde risklerin proje üzerindeki etkisi ve olasılığı sürekli olarak gözden geçirilebilir.
2. Risk Kayıtları (Risk Logları):
- Her bir riskin tanımlandığı, yanıt stratejisinin belirtildiği ve izleme sürecinde güncellendiği risk logları, risklerin takibini kolaylaştırır. Risk logları sayesinde tüm proje boyunca risklerin durumu, tarihsel gelişimi ve alınan önlemler kayıt altında tutulur.
3. Performans Göstergeleri:
- Risklerin projeyi nasıl etkilediğini daha somut verilerle analiz etmek için performans göstergeleri kullanılır. Örneğin, maliyet sapmaları, zaman sapmaları veya kalite kontrol testleri risk yönetiminin etkinliğini ölçmekte kullanılabilir.
4. Düzenli Toplantılar ve Gözden Geçirme Çalışmaları:
- Risk yönetim ekibi ve proje yönetim ekibi arasında düzenli toplantılar yapılır. Bu toplantılarda, mevcut riskler ve yeni ortaya çıkan riskler tartışılır, stratejilerin etkinliği gözden geçirilir.
- Proje sürecindeki büyük kilometre taşlarında veya kritik aşamalarda risk değerlendirme toplantıları yapılır.
Risk İzleme ve Kontrolün Faydaları
Proje Hedeflerinin Güvence Altına Alınması: Risklerin izlenmesi, proje hedeflerinin (bütçe, zaman, kalite vb.) beklenmedik risklerden etkilenmemesi için güvence sağlar.
Esnek ve Güncellenebilir Planlama: Proje planının dinamik bir yapıda kalması, yeni riskler ortaya çıktığında veya mevcut risklerin durumu değiştiğinde planların hızla uyarlanmasına olanak tanır.
Kriz Yönetiminin Önlenmesi: Sürekli risk izleme ve kontrol, kriz durumlarının önceden tespit edilmesini ve proaktif çözümler geliştirilmesini sağlar.
Paydaş Güveninin Artması: Risklerin etkin bir şekilde yönetildiğini gösteren düzenli risk raporları ve analizler, paydaşlar ve proje ekibi arasında güveni artırır.
İnşaat projelerinde risk izleme ve kontrol süreci, tanımlanmış risklerin yönetilmesi, risk yanıt stratejilerinin etkinliğinin değerlendirilmesi, yeni risklerin tespiti ve güncel bilgilere göre yönetim planlarının uyarlanmasını içerir. Bu aşama, projenin beklenmedik olaylardan minimum düzeyde etkilenmesini sağlar ve proje hedeflerine ulaşmayı kolaylaştırır.
Başarılı bir risk izleme ve kontrol süreci sayesinde proje yönetimi, risklere karşı proaktif bir yaklaşım sergileyebilir ve proje sürecinde karşılaşılabilecek olası sorunlara hızlıca yanıt verebilir.
Risk Analizinde Kullanılan Yöntemler
Risk analizinde kullanılan yöntemler, risklerin niteliksel ve niceliksel olarak değerlendirilmesine imkân tanır.
1. Niteliksel Risk Analizi Yöntemleri
Niteliksel analiz, risklerin olasılık ve etki açısından sınıflandırılmasını ve önceliklendirilmesini amaçlar. Sayısal verilere dayanmadan, risklerin genel durumu ve etkileri analiz edilir.
Risk Olasılık ve Etki Matrisi: Bu yöntem, risklerin gerçekleşme olasılığı ve etkisine göre sınıflandırıldığı bir matrise dayanır. Her risk, olasılık (düşük, orta, yüksek) ve etki seviyelerine (az, orta, yüksek) göre puanlanır. Riskler bu puanlara göre önceliklendirilir. Matris, hangi risklerin daha kritik olduğunu görselleştirmede etkilidir.
SWOT Analizi: Projenin güçlü yönleri (Strengths), zayıf yönleri (Weaknesses), fırsatları (Opportunities) ve tehditleri (Threats) analiz edilerek risklerin tanımlanması sağlanır. Bu yöntem, projenin iç ve dış faktörlerini değerlendirmede yaygın olarak kullanılır.
Delphi Tekniği: Uzman görüşlerinin bir araya getirilmesi ile risklerin tanımlanması ve analiz edilmesi sürecidir. Bu yöntemde uzmanlardan riskler hakkında bağımsız olarak bilgi toplanır ve risk analizine katkıda bulunacak tahminler yapılır. Ardından, uzmanlar arasında bir konsensüs sağlanmaya çalışılır.
Kontrol Listesi (Checklist) Analizi: Geçmiş projelerden elde edilen tecrübeler doğrultusunda risklerin belirlenmesi amacıyla oluşturulan bir listedir. Liste üzerinden risklerin varlığı değerlendirilir ve varsa hangi önlemler alınacağı tartışılır.
Neden-Sonuç Diyagramları: Bir olayın veya problemin altında yatan nedenleri görselleştirmek için kullanılan bir diyagramdır. Projede karşılaşılabilecek risklerin kök nedenlerini ve olası sonuçlarını analiz etmek için etkilidir.
2. Niceliksel Risk Analizi Yöntemleri
Niceliksel analiz, risklerin ölçülebilir veriler üzerinden analiz edilmesi sürecidir. Bu yöntemler, risklerin projeye etkisini daha sayısal bir temelde değerlendirmeye yarar.
Beklenen Parasal Değer: Bu yöntemde, her bir riskin maliyeti hesaplanır ve gerçekleşme olasılığı ile çarpılarak beklenen parasal değer bulunur. EMV, risklerin finansal etkisini analiz etmek için kullanılır ve genellikle risk yönetim bütçesinin belirlenmesinde yardımcı olur. Örneğin, yüksek maliyetli risklerin sigortalanıp sigortalanmamasına karar vermede etkilidir.
Monte Carlo Simülasyonu: Monte Carlo simülasyonu, projedeki belirsizliklerin etkisini analiz etmek için kullanılan bir istatistiksel tekniktir. Bu yöntemde, proje için birçok farklı senaryo oluşturulur ve risklerin proje süresince farklı durumlarda nasıl etkiler yarattığı analiz edilir. Çıktılar, projenin maliyet veya zaman çizelgesi üzerindeki potansiyel değişimleri görselleştirir.
Duyarlılık Analizi : Risklerin proje üzerindeki etkisini değerlendirmek için kullanılan bir analizdir. Proje sürecindeki hangi risklerin maliyet veya zaman üzerinde daha büyük bir etkisi olduğunu belirlemek için her bir risk faktörünün etkisi analiz edilir. Genellikle, risklerin projeye etkisini artıran ya da azaltan faktörlerin bulunmasında kullanılır.
Karar Ağacı Analizi: Karar ağacı, proje sırasında alınacak kararların potansiyel risklerini ve bu risklerin sonuçlarını görselleştirir. Bu yöntemde, her bir kararın olası sonuçları ve bu sonuçların yaratacağı etkiler belirlenir. Karar ağacı, özellikle alternatiflerin analiz edilmesi ve en iyi stratejinin seçilmesinde yararlıdır.
Failur Mode and Effects Analysis (FMEA): Hata Modları ve Etkileri Analizi, projedeki her bir bileşenin potansiyel hata modlarını ve bu hataların sonuçlarını değerlendirir. Hataların oluşma olasılığı, ciddiyeti ve keşfedilebilirliği göz önüne alınarak risk puanı belirlenir. FMEA, özellikle teknik açıdan karmaşık projelerde yaygın olarak kullanılır.
3. Diğer Risk Analizi Yöntemleri
Senaryo Analizi: Projenin karşılaşabileceği olası senaryoların analiz edilmesi ile risklerin etkisi değerlendirilir. Örneğin, “en iyi senaryo”, “kötü senaryo” gibi farklı senaryolar hazırlanarak her bir senaryonun proje üzerindeki etkisi incelenir.
Bayes Teoremi: Bayes Teoremi, geçmiş projelerden elde edilen veriler doğrultusunda risklerin olasılıklarını güncellemeye yarar. Özellikle birden fazla risk faktörünün birlikte değerlendirildiği durumlarda kullanılır.
Yöntem Seçiminde Dikkat Edilmesi Gereken Faktörler
Risk analizi yöntemleri seçilirken projenin büyüklüğü, karmaşıklığı, bütçesi, zaman çizelgesi ve mevcut verilerin durumu dikkate alınmalıdır. Örneğin:
- Küçük ve orta ölçekli projelerde genellikle niteliksel yöntemler yeterli olurken, büyük ve karmaşık projelerde niceliksel analiz yöntemlerine başvurulabilir.
- Proje süresinin kısa olduğu durumlarda hızlı sonuç alınabilecek yöntemler (kontrol listesi veya matris analizi gibi) tercih edilebilir.
- Mevcut veri ve kaynakların sınırlı olduğu projelerde niteliksel analizler daha uygun olabilir.
RİSK ANALİZİ VE RİSK YÖNETİMİNİN FAYDALARI
İnşaat projelerinde risk analizi ve risk yönetimi, projeyi olumsuz etkileyebilecek risklerin tanımlanması, değerlendirilmesi ve kontrol edilmesi süreçlerini içerir. Risk yönetiminin amacı, proje hedeflerini koruyarak projeyi planlanan süre, maliyet ve kalite parametreleri içinde tamamlamaktır. Bu süreç hem kısa vadeli hem de uzun vadeli olarak projenin başarı şansını artırır.
Risk Analizi ve Risk Yönetiminin Faydaları
1. Proje Hedeflerinin Güvence Altına Alınması:
- Risk yönetimi, proje hedeflerine ulaşılmasını sağlayacak stratejik önlemleri içerir. Maliyet, zaman ve kalite hedefleri risk analizi ve yönetimiyle güvence altına alınır. Proje sürecindeki aksaklıklar önceden tahmin edilerek önleyici tedbirler alınır.
2. Maliyet Kontrolünün Sağlanması:
- Risk yönetimi sayesinde projede maliyet artışlarına neden olabilecek durumlar öngörülür. Örneğin, malzeme fiyatlarında dalgalanma gibi riskler için bütçe planlaması yapılabilir. Beklenmedik maliyetlerin önlenmesi ve maliyet kontrolünün sağlanması, projeyi bütçe dahilinde tamamlamayı kolaylaştırır.
3. Zamanında Tamamlama Olasılığının Artması:
- Zaman yönetimi, inşaat projelerinde kritik öneme sahiptir. Risk analizi ile, projeyi geciktirebilecek potansiyel riskler belirlenir ve önlemler alınır. Böylece, zaman çizelgesinde sapmalar azaltılır ve projenin belirlenen tarihte tamamlanma olasılığı artar.
4. Kalite Standartlarının Korunması:
- Projelerde kalite hedeflerinin sağlanması, müşteri memnuniyeti ve güvenliği açısından kritik önemdedir. Risk yönetimi, kaliteye olumsuz etki edebilecek durumları öngörüp önlem alarak projede istenilen kalite standartlarının korunmasına katkı sağlar.
5. Proaktif Kriz Yönetimi:
Risk yönetimi, krizlerin önceden öngörülmesini ve yönetilmesini sağlar. Potansiyel kriz durumlarının analiz edilmesi ve hazırlık yapılması, proje süresince yaşanabilecek büyük sorunların önüne geçer. Böylece proje, beklenmedik olaylara karşı daha hazırlıklı hale gelir.
6. Kaynakların Verimli Kullanılması:
- Risk analizinin sağladığı veriler, insan gücü, malzeme ve ekipman gibi kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlar. Kaynakların etkili bir şekilde planlanmasıyla, proje sürecinde beklenmedik aksaklıklardan kaynaklanan kaynak israfı önlenir.
7. İletişim ve Koordinasyonun Artması:
- Risk analizi ve yönetimi, proje ekibinin tüm üyeleri arasında daha iyi bir iletişim ve koordinasyon sağlar. Proje ekibi, risklerin varlığını ve potansiyel etkilerini daha iyi anlayarak, birlikte hareket eder ve risklere yönelik ortak çözümler üretir.
8. Karar Alma Süreçlerinin İyileştirilmesi:
- Risk yönetimi, proje yöneticilerine daha bilinçli ve veriye dayalı kararlar alma imkânı sağlar. Risklerin net bir şekilde analiz edilmesiyle birlikte, hangi adımların atılması gerektiği daha net hale gelir. Bu, projede daha güvenli ve planlı bir yönetim sağlar.
9. Yasal Uyumluluğun Sağlanması:
- İnşaat projelerinde yasal uyumluluk önemlidir ve risk yönetimi, projede yasal sorunlara yol açabilecek riskleri belirlemeye yardımcı olur. Örneğin, iş güvenliği riskleri öngörülerek yasal düzenlemelere uyum sağlanır, böylece hukuki sorunlar önlenir.
10. Rekabet Avantajı Sağlanması:
- Etkili bir risk yönetimi uygulayan inşaat şirketleri, daha güvenilir projeler sunarak sektörde rekabet avantajı elde eder. Müşteriler, projelerini zamanında, bütçe dahilinde ve kaliteli bir şekilde tamamlayan şirketlere daha fazla güvenir.
RİSK YÖNETİMİ VE ANALİZİNİN PROJEYE SAĞLADIĞI DEĞER
Risk yönetimi, projenin başarısına katkı sağlamakla kalmaz, aynı zamanda gelecekteki projelerde de daha sağlam bir risk yönetim kültürünün oluşmasına yardımcı olur. Risk analizinde elde edilen veriler, sonraki projelerde kullanılabilecek önemli bir bilgi kaynağı oluşturur. Bu bilgiler ışığında şirketler, daha stratejik ve uzun vadeli kararlar alarak sürdürülebilir bir yönetim sistemi oluşturabilir.
Sonuç Olarak
İnşaat projelerinde risk yönetimi, projenin hedeflenen maliyet, zaman, kalite ve güvenlik koşullarına uygun olarak tamamlanmasını güvence altına alır. Risk yönetimi, sadece olası sorunları önlemekle kalmaz, aynı zamanda projelerin daha verimli ve etkili bir şekilde yürütülmesine katkı sağlar. Bu nedenle, risk yönetimi sürecinin her inşaat projesinde detaylı bir şekilde ele alınması ve tüm proje paydaşlarının bu sürece dahil edilmesi büyük önem taşır.
Özetle
- Maliyet Kontrolü Sağlar
- Proje Zamanlamasını Korur
- İş Güvenliği Sağlar
- Kalite Standartlarını Korur
- Yasal Uyumluluğu Sağlar
- Proje Başarısızlığını Önler
- Firma İtibarını Korur
5 Kasım 2024
Türkiye'nin en ESKİ ve en çok ZİYARET EDİLEN şantiyesi: ŞANTİYE®...
İnşaata dair "KAYDADEĞER" ne varsa... 1988'den bu yana...
Şantiye®nin ürettiği, derlediği ve yayınladığı içeriklerde öncelik “KAMUSAL YARAR”dır...
Ve yayınlanan içeriğin “ÖZEL” olmasına özen gösterilir...
BASILI DERGİ + E-DERGİ + SANTİYE.COM.TR + SOSYAL MEDYA + DİJİTAL PLATFORMLAR...
İnşaat sektörünün buluşma noktası Şantiye®, “Güven”i temsil eden “Basılı bir Yayın” olma özelliğinin yanı sıra yenilenen web sitesi, Turkcell Dergilik ve Türk Telekom E-Dergi gibi mobil uygulamalardaki varlığı, 42 bin E-Bülten abonesi ve 85 bin sosyal medya takipçisi-bağlantısıyla inşaat sektörünün en önemli iletişim platformlarından biri olmaya her ortamda devam ediyor... 1988'den bu yana...
Şantiye® ayrıca yapı sektörüne "Şantiye'nin Yıldızı Ödülü", "Yılın Yeşil Yapı Malzemesi / Teknolojisi Ödülü" ve "Şantiyeden Kareler Fotoğraf Yarışması" gibi farklı organizasyonlarla da katkı sunuyor.
Şantiye®nin son sayısı da dahil 1988 yılından bugüne kadar yayınlanan TÜM SAYILARINA E-Dergi olarak göz atmak için lütfen tıklayın...
Şantiye®, başta ABONELERİ olmak üzere 2020-2024 yıllarında ilan veren firmalar ABS Yapı, Akyapı, Alumil, Anadolu Motor (Honda), Alkur, Ak-İzo, Altensis, Arbiogaz, Aremas, Arfen, Assan Panel, Asteknik, Atos, Batıçim, Baumit, Betek, Betonblock, Borusan CAT, Bosch Termoteknik, Bostik, BTM, Buderus, Bureau Veritas, Çimsa, Çuhadaroğlu, Çukurova Isı, Duyar Vana, DYO, Efectis ERA, Ekomaxi, Elkon, Emülzer, Eryap, Filli Boya, Fixa, Fullboard, Form Endüstri Ürünleri, Form Endüstri Tesisleri, Form MHI (Mitsubishi Heavy Industries) Klima, Garanti Leasing, GF Hakan Plastik, Gökçe Brülör, Grundfos, Hilti, IQ Alüminyum (by Deceuninck), İNKA, İntek, İpragaz, İstanbul Teknik, İzocam, İzoser, Kalekim, Knauf, Knauf Insulation, Komatsu, Köster, Kuzu Grup, LG, Marubeni, Masdaf, Master Builders Solutions, MBI Braas, Meiller Kipper (Doğuş Otomotiv), Messe Frankfurt, Messe München/Agora Tur., Mekon, Mitsubishi Chemical, Nalburdayim.com, NETCAD, ODE, Ökotek, Özler Kalıp, Özpor, Panasonic, PERI, Pimakina, Polyfibers, Polyfin, Prometeon, Ravago, Rehau, Saint Gobain Türkiye, Saray Alüminyum, Schüco, Selena (Tytan), Sentez Mekanik, Serge Ferrari, Shell, Siemens, Sistem İnşaat, Soudal, Sika, Şişecam, Temsa, TMS, Tekno Yapı, Türk Ytong, Tremco illbruck, Vaillant, Vekon, Wermut, Wilo ve Xylem’in değerli katkılarıyla hazırlanmaktadır.
ABONE OLMAK İÇİN
Bir yıllık abonelik bedelimiz olan 1200 TL (6 Sayı, KDV Dahil)'yi TR70 0001 0008 5291 9602 1550 01 IBAN no’lu hesabımıza (Ekosistem Medya) yatırıp; ardından dekontu, açık adresinizi ve fatura bilgilerinizi (şahıs ise TC kimlik no; firma ise vergi dairesi-numarası) santiye@santiye.com.tr adresine e-posta veya 0532 516 03 29 no’lu telefona WhatsApp / SMS aracılığıyla ulaştırabilirsiniz.