Yapım ve yıkımlar esnasında oldukça hacimli katı atığın çıktığı inşaat sektöründe, atık bertarafının kontrollü yapılmaması toprak ve suda negatif etkilere sebep oluyor. Dolayısıyla atıkların öncelikle oluşumunun azaltılması ve sonrasında fiziksel-kimyasal özelliklerinin doğada ne tür bir reaksiyona sebep olacaklarının önceden belirlenmesi ciddi bir gereklilik haline geldi.
Peki bu nasıl olacak, nasıl başarılacak?..
Bu noktada, GBCI tarafından yürütülen TRUE Sıfır Atık Sertifika Programı (Total Resource Use and Efficiency) inşaat sektörüne yol gösterici oluyor. SIFIR ATIK hedeflerini belirlemeye, takip etmeye ve hedeflere ulaşmaya yardımcı olan söz konusu program hakkında ALTENSİS firmasından Sürdürülebilirlik Uzmanı YAĞMUR ÇAĞLAYAN’dan bilgiler aldık. Çağlayan, “Yeryüzü kaynaklarının tüketilme hızı dünyanın kendini yenileme kapasitenin üstüne çıktı” uyarısında bulunuyor.
Şantiye®: Atık yönetimi neden önemli?
Yağmur Çağlayan: Atık oluşumu insanlığın üretim ve tüketim faaliyetlerinin başladığı dönemlerden itibaren var olan bir durumdur ve yönetilmesi hususunda da farklı yöntemler denenmektedir. Ancak, gün geçtikçe artan nüfus ve buna bağlı kentleşme, sanayi gibi alanlarda yaşanan gelişmeler, doğal kaynakların hızlı şekilde yok olmaya başlamasına sebep olmuştur. Bu durum, atık yönetiminin daha kontrollü şekilde ele alınması gerekliliğini beraberinde getirmiştir.
Atık oluşumunu azaltmak, canlı ve doğal hayatın korunmasında oldukça önem taşımaktadır. Bilindiği üzere, 2022 yılının limit aşım günü 28 Temmuz’a kadar gerilemişti. Yani bizler her geçen yıl, bir sonraki yıla ait kaynakları tüketmeye devam ediyoruz. Bu durum, atık türlerinin ve miktarlarının artmasından ötürü kaynakların tüketilme hızının dünyanın kendini yenileme kapasitenin üstüne çıktığını göstermektedir.
Atık yönetiminde atılacak adımların ilki, üretim-tüketim süreçlerinin temeli olan firmalarda başlamaktadır. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından çeşitli mecralarda yapılan açıklamalarda, enerji ve kaynak verimliliğine ek olarak sıfır atık prosedürlerini de gerçekleştirmiş olan firmalara “Yeşil Dönüşüm Belgesi” verileceğinden bahsedilmektedir. Bu belgeye sahip olunduğu takdirde finansmana erişimde bazı kolaylıklar sağlanacağı da belirtilmektedir. Bunun gibi ülkemizden ve yurtdışından örneklerini verebileceğimiz özellikle kamu tarafından verilen destekler aslında atık yönetiminde güncel bir yaklaşım biçimi olan “sıfır atık” kavramının her geçen gün kural koyucular tarafından daha çok benimsendiğini göstermektedir. Hem değişen düzene ayak uydurmak hem de gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için özel sektörün de bu güncel gelişmelere paralel, kendi bünyesinde ilgili değişikliklere gitmesi ve bu konuda zaman kaybetmemesi gerektiğini düşünüyoruz.
Şantiye®: TRUE Sıfır Atık Sertifika Programı’ndan bahseder misiniz?
Yağmur Çağlayan: Sıfır atık için firmalar tarafından atılabilecek adımlardan biri, Green Business Certification Institute (GBCI) tarafından yürütülen True Sıfır Atık Sertifika Programı’dır. Açılımı “Total Resource Use and Efficiency” olan TRUE, tesisler tarafından sıfır atık hedeflerini belirlemek, bu hedefleri takip etmek ve hedeflere ulaşmayı amaçlamaktadır. TRUE, sıfır atık anlayışı kapsamında tüm ürünlerin yeniden kullanılmasını, hammaddelerin yaşam döngülerinin yeniden tasarlanmasını, israfın önlenmesini, böylece kaynakların daha verimli kullanılmasını, atık oluşum sebeplerinin gözden geçirilerek atık oluşumunun engellenmesi veya minimize edilmesini kapsamaktadır.
Firmalar TRUE Sıfır Atık Sertifikası’na herhangi bir fiziksel tesis veya operasyon için katılabilmektedirler. Bunun yanında gayrimenkul sahipleri, okullar, devlet kurumları veya kâr amacı gütmeyen kuruluşlar için de aynı durum geçerlidir. TRUE, değerlendirme ve derecelendirme tabanlı bir programdır. Tesisler, minimum 7 program gereksinimini karşılayarak ve TRUE Sıfır Atık puan kartında 81 üzerinden en az 31 kredi puanı alarak TRUE sertifikasına sahip olabilirler. Bir projenin kazandığı kredi puanı, aldığı sertifika düzeyini (Sertifikalı, Gümüş, Altın veya Platinyum) belirlemektedir.
Firmalar, programda bulunan kredileri tamamlarken hem halk sağlığına pozitif anlamda destekte bulunup hem de karbon ayak izlerini azaltabilmektedir. Bu çalışma, firmaların tehlikesiz katı atıklarını minimuma indirip, kaynak kullanımların verimliliğini de en üst düzeye çıkarmadaki performanslarını gösterebildikleri bir programdır. Proje kapsamı, kuruluşun son 12 aylık tehlikesiz katı atıkları için depolama, yakma ve çevreye bağlı saptırmasının yüzde 90 veya fazlası olmasını amaçlanmaktadır.
Programın başlıca faydaları, yönetici kurum olan Green Business Certification Institute tarafından yayımlanan dokümanlarda belirtilmiştir. Bu çalışmada atıklar verimsizliğin göstergesi olarak nitelenmiş olup, atık azaltımının sağlanmasıyla israfın da azaltılacağı ve böylece maliyetin düşerek firmaya maddi açıdan tasarruf sağlayacağı öne sürülmüştür. Bunun yanında hem sıfır atık stratejisi geliştirerek üretim ve çevre yönetimi süreçlerinde iyileştirmeler yapıp hem de daha büyük ve daha yenilikçi adımlarla hızlı ilerleme sağlamaktadır. Sıfır atık stratejisi ile firmaların sürdürülebilirliği de desteklenmiş olur. Bu strateji, malzeme akış süreçlerini geliştirme aşamasında da daha çok geri dönüştürülebilir hammadde kullanılmasını sağlayarak düzenli depolamaya, yakmaya daha az atık gönderilmesine fayda sağlamaktadır.
True Sıfır Atık Sertifika Programı, tesislere sıfır atık hedeflerini belirlemede, izlemede ve bu hedeflere ulaşma konusunda önderlik etmekle kalmayıp, bununla birlikte karbon ayak izlerini azaltmada ve halk sağlığının desteklenmesine de katkıda bulunur. Sıfır atığa gidiş yolunda farklı iyileştirme alternatifleri bulmaya imkan sağlar.
TRUE’ya ait kredi başlıkları “Yeniden Tasarlama”, “Geri Dönüşüm”, “Liderlik”, “Tehlikeli Atık Önleme”, “Azaltım”, “Sıfır Atık Raporlaması”, “Eğitim”, “Kapalı Döngü Sistem”, “Yeniden Kullanım”, “Saptırma (Minimum yüzde 90)”, “Sıfır Atık Analizi”, “İnovasyon”, “Kompostlaştırma”, “Sıfır Atık Satın Alma” ve “Akış Yönetimi” olmak üzere 15 adettir. Firmalar bu kapsamlarda yürütecekleri çalışmalarla daha verimli kaynakların kullanımının teşviki, atıkların tasarrufa veya ek gelir yollarına dönüştürülmesi, firmanın çevreye karşı sorumluluk bilincinin tüm paydaşlarıyla birlikte artırılması, sera gazı emisyonları azaltımları, risk yönetimi gibi konularda adımlar atabilirler.
TRUE sürecinin yürütülmesi genel kapsamında; temel bilgilerin paylaşılması, strateji geliştirmeleri, belirlenen kredilerin gerçekleştirilmesine dair kanıt dokümanlar sonrasında GBCI tarafından gönderilen değerlendiriciyle saha turlarının yapılması ve sertifikasyon hakkının kazanılması şeklindedir. Sonrasında GBCI ile yıllık saptırma oranlarının (%) paylaşılması gerekir.
Şantiye®: TRUE Sertifikasını inşaat sektörü açısından değerlendirebilir misiniz?
Yağmur Çağlayan: Bilindiği üzere inşaat sektöründe yapım ve yıkımlar esnasında oldukça ağır ve hacimli katı atıklar ortaya çıkmaktadır. Bu atıkların bertarafının kontrollü yapılmaması, depolandıkları yerlerde toprakta, yüzeysel veya yeraltı sularında negatif etkilere sebep olmaktadır. Bu nedenle ortaya çıkan bu atıkların fiziksel ve kimyasal özelliklerinin ve bu ortamlarda ne şekilde reaksiyonlara sebep olacağı önceden belirlenmelidir. Tabi tüm bunlar atık oluştuktan sonraki aşama olacağından, ilk öncelik oluşacak bu atıkların azaltılmasını sağlamaktır. TRUE bu konuda yapı sektörüne de yol gösterici olabilmektedir. Örneğin konteynırlarda çalışanların kullandığı havlu kağıt, plastik şişe gibi malzemenin kaldırıp yerine atık oluşturmayan alternatiflerin sunulması, sahada işçilere tehlikeli atık önleme ve taşıma, sağlık gibi konuların da yer aldığı eğitimler verilmesi, uygun etiketlerin kullanıldığı atık kutuları eklenerek yerinde ayrıştırmanın daha sistemli yapılması gibi uygulamalar hem çok pratik hem de hızlıca adapte edilebilir. Kaynak azaltma, kurtarma ve yeniden kullanım stratejileri ise özellikle inşaat firmalarının daha dikkatle incelemeleri gereken konular. Zira bunlar doğru şekilde adapte edildiğinde çevresel boyutun yanında ciddi bir maliyet azaltım imkanı sunabiliyor. Uygun paydaş seçimleri de gerçekleştirilip bu konuda büyük adımlar atılabilir.
Şantiye®: Türkiye’de TRUE?..
Yağmur Çağlayan: Türkiye’de birkaç firma özelinde uygulamalar dışında ciddi bir çalışma henüz başlamadı. Biz konuyla ilgili birçok firmaya eğitimler verdik, ama sürecini tam anlamıyla başlatan bir firma henüz yok. Şu anda firmalar yerel regülasyonları takip etmeyi yeterli görüyor. Ancak bir adım öne geçmek adına TRUE sistemini kullanmak için ön hazırlık aşamasında olan birçok firmamız var. Önümüzdeki dönemde özellikle AB tarafındaki mevzuatlar ve zorunluluklar biraz daha belirginleştikçe, aynı yeşil bina sistemlerinde ilk başlarda olduğu gibi TRUE sistemini adapte edecek firma sayısında da ani bir artış bekliyoruz. Firmalarla olan bilgilendirme çalışmalarımız bu yönde devam ediyor. Yakın bir zamanda ilk projemizi de duyuracağımızı ümit ediyoruz.
Şantiye®: Altensis hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Yağmur Çağlayan: Altensis olarak 2008 yılından bugüne sürdürülebilirlik kavramı üzerine yoğunlaşarak yeşil binalar, enerji verimliliği, kurumsal sürdürülebilirlik konularında mühendislik ve müşavirlik hizmetleri vermekteyiz. Sürdürülebilirlik her geçen gün kapsamı genişleyen bir alan olduğundan bu değişimlere ayak uydurmak, birlikte çalıştığımız firmalara gerekli desteği sağlamak için sürekli gelişim ve büyüme halindeyiz. LEED, BREEAM, EDGE, WELL sistemleri danışmanlık ve mühendislik hizmetleri başta olmak üzere yapılı çevre ve inşaat sektöründeki hizmetlerimize ek olarak, tüm sektörlerdeki firmaların kurumsal karbon ve su ayak izlerini herhangi bir danışmanlık hizmeti almaya gerek kalmadan yönetebilecekleri kendi geliştirdiğimiz QuickCarbon yazılım platformuyla da birçok firmaya hizmet sağlıyoruz. Ayrıca, katı atık yönetimi kapsamında TRUE Sıfır Atık Sertifikasyonu da yeni hizmet alanlarımızdan bir tanesi.
5 Nisan 2023
Türkiye'nin en ESKİ ve en çok ZİYARET EDİLEN şantiyesi: ŞANTİYE®...
İnşaata dair "KAYDADEĞER" ne varsa... 1988'den bu yana...
Şantiye®nin ürettiği, derlediği ve yayınladığı içeriklerde öncelik “KAMUSAL YARAR”dır...
Ve yayınlanan içeriğin “ÖZEL” olmasına özen gösterilir...
BASILI DERGİ + E-DERGİ + SANTİYE.COM.TR + SOSYAL MEDYA + DİJİTAL PLATFORMLAR...
İnşaat sektörünün buluşma noktası Şantiye®, “Güven”i temsil eden “Basılı bir Yayın” olma özelliğinin yanı sıra yenilenen web sitesi, Turkcell Dergilik ve Türk Telekom E-Dergi gibi mobil uygulamalardaki varlığı, 42 bin E-Bülten abonesi ve 85 bin sosyal medya takipçisi-bağlantısıyla inşaat sektörünün en önemli iletişim platformlarından biri olmaya her ortamda devam ediyor... 1988'den bu yana...
Şantiye® ayrıca yapı sektörüne "Şantiye'nin Yıldızı Ödülü", "Yılın Yeşil Yapı Malzemesi / Teknolojisi Ödülü" ve "Şantiyeden Kareler Fotoğraf Yarışması" gibi farklı organizasyonlarla da katkı sunuyor.
Şantiye®nin son sayısı da dahil 1988 yılından bugüne kadar yayınlanan TÜM SAYILARINA E-Dergi olarak göz atmak için lütfen tıklayın...
Şantiye®, başta ABONELERİ olmak üzere 2020-2024 yıllarında ilan veren firmalar ABS Yapı, Akyapı, Alumil, Anadolu Motor (Honda), Alkur, Ak-İzo, Altensis, Arbiogaz, Aremas, Arfen, Assan Panel, Asteknik, Atos, Batıçim, Baumit, Betek, Betonblock, Borusan CAT, Bosch Termoteknik, Bostik, BTM, Buderus, Bureau Veritas, Çimsa, Çuhadaroğlu, Çukurova Isı, Duyar Vana, DYO, Efectis ERA, Ekomaxi, Elkon, Emülzer, Eryap, Filli Boya, Fixa, Fullboard, Form Endüstri Ürünleri, Form Endüstri Tesisleri, Form MHI (Mitsubishi Heavy Industries) Klima, Garanti Leasing, GF Hakan Plastik, Gökçe Brülör, Grundfos, Hilti, IQ Alüminyum (by Deceuninck), İNKA, İntek, İpragaz, İstanbul Teknik, İzocam, İzoser, Kalekim, Knauf, Knauf Insulation, Komatsu, Köster, Kuzu Grup, LG, Marubeni, Masdaf, Master Builders Solutions, MBI Braas, Meiller Kipper (Doğuş Otomotiv), Messe Frankfurt, Messe München/Agora Tur., Mekon, Mitsubishi Chemical, Nalburdayim.com, NETCAD, ODE, Ökotek, Özler Kalıp, Özpor, Panasonic, PERI, Pimakina, Polyfibers, Polyfin, Prometeon, Ravago, Rehau, Saint Gobain Türkiye, Saray Alüminyum, Schüco, Selena (Tytan), Sentez Mekanik, Serge Ferrari, Shell, Siemens, Sistem İnşaat, Soudal, Sika, Şişecam, Temsa, TMS, Tekno Yapı, Türk Ytong, Tremco illbruck, Vaillant, Vekon, Wermut, Wilo ve Xylem’in değerli katkılarıyla hazırlanmaktadır.
ABONE OLMAK İÇİN
Bir yıllık abonelik bedelimiz olan 1200 TL (6 Sayı, KDV Dahil)'yi TR70 0001 0008 5291 9602 1550 01 IBAN no’lu hesabımıza (Ekosistem Medya) yatırıp; ardından dekontu, açık adresinizi ve fatura bilgilerinizi (şahıs ise TC kimlik no; firma ise vergi dairesi-numarası) santiye@santiye.com.tr adresine e-posta veya 0532 516 03 29 no’lu telefona WhatsApp / SMS aracılığıyla ulaştırabilirsiniz.