YENİ KUŞAĞIN ODAK NOKTASI DİJİTALLEŞME, TEDARİK ZİNCİRİ VE YURTDIŞI OPERASYONLAR...
İnşaat malzemesi sektörünün genç temsilcilerinden biri Ozan Turan... Aslen bir Elektrik-Elektronik Mühendisi... Gözünü ODE Yalıtım’da açmış, iş-sektör sohbetlerinin içinde yetişmiş ve mahsup fişi keserek firmadaki ilk görevlerini yerine getirmiş bir isim... Tabiri caizse doğduğundan beri sektörün içinde; ve inovatif-devrimci adımlarla sektöre yön veren ODE’nin geçmişteki tüm gelişim aşamalarına, sohbetler çerçevesinde de olsa bire bir şahit olmuş... İhracat, iş geliştirme, pazarlama gibi birçok pozisyonda görevler aldığı firmada bugünlerde ise ikinci jenerasyonu temsil ediyor. Kendisi ODE Yalıtım’ın Pazarlama Direktörü... Aynı zamanda, firmanın kurucusu olan ve geçtiğimiz aylar itibariyle TÜSİAD Başkanlığını üstlenen Orhan Turan’ın da oğlu... Profesyonel iş hayatının gereklerini yerine getirmekle birlikte İMSAD, İZODER, BİTÜDER ve TAİDER gibi sivil toplum örgütlerinde de aktif rol alan Turan’la iş dünyasında yeni jenerasyon, aile firmaları ve ODE Yalıtım ile ilgili özel bir röportaj gerçekleştirdik. Turan, “Benim de içinde bulunduğum yeni jenerasyon, teknolojinin içinde doğması sebebiyle teknolojiye daha yatkın; bu da şirketlere önemli avantajlar sağlıyor. Bununla birlikte başta ihracat olmak üzere yurtdışına yönelik operasyonlarda da yeni nesil önemli bir katkı sunuyor. Ancak sizden önceki kuşaklar gelişime açık değilse, şirketin her kademesinde bu dönüşüm içselleştirilemişse başarı yakalama şansı yok. ODE olarak en büyük avantajlarımızdan biri yenilikleri kültürümüzün bir parçası haline getirebilmemiz” diyor.
Şantiye: Kısaca sizi tanıyabilir miyiz? Eğitim ve iş tecrübelerinizle ilgili kısa bir bilgi rica etsek...
Ozan Turan: Yeditepe Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra Stanford Üniversitesi’nde Aile Şirketleri ve Girişimcilik eğitimi aldım. Üniversite yıllarımda ODE Yalıtım bünyesinde İhracat Satış Sorumlusu olarak bir süre yarı zamanlı çalıştıktan sonra farklı firmaları da deneyimlemek üzere Dubai’deki bir Alman şirketinde Satış Mühendisi olarak çalıştım. Bunun ardından sırasıyla ODE Rusya Satış ve Pazarlama Direktörü ve ODE Asya İş Geliştirme Yöneticisi olarak çalıştım. Sonrasında çalışma hayatına iki yıl ara vererek, Bentley Üniversitesi’nde Pazarlama ve Yönetim alanında MBA yaptım. Ardından Türkiye’ye döndüm ve ODE’de tam zamanlı olarak çalışmaya başlayarak, farklı kademelerde görev aldım. Önce Uluslararası İş Geliştirme Yöneticiliği, sonrasında da İhracat Direktörlüğü görevlerini üstlendim. Şu anda da Pazarlama Direktörlüğü görevini yürütüyorum. İş hayatımla birlikte sivil toplum alanında aktif görevler üstleniyorum. Odaklandığım alanlardan biri ihracat olduğundan Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Dış Ticaret Komisyonu’nda görev alıyorum. Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER)’nde Yönetim Kurulu Üyeliği ve İletişim Komisyonu Başkanlığını yürütüyorum. Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği (İZODER) Dış Ticaret Çalışma Grubu, Genç TÜRKONFED ve Türkiye Aile İşletmeleri Derneği (TAİDER) üyesiyim. 2013 yılından bu yana da Ernst & Young Next Gen Türkiye elçisiyim.
Şantiye: Yapı malzemeleri sektörünün, özellikle de yalıtım sektörünün içinde doğdunuz, büyüdünüz... Çocukluğunuzdan itibaren, belki birinci dereceden Türkiye’de yalıtım sektörünün gelişimine şahit oldunuz... Ne ifade ediyor sizin için sektör...
Ozan Turan: ODE Yalıtım 1985 yılında kuruldu. Benden dört yaş büyük olan ODE ile gerçekten de birlikte büyüdük; burası küçük yaşlarımdan itibaren ikinci evim oldu. Tabii ilk başlarda konuşulanları anlamazdım ama iş hakkında konuşulanları dinlemeyi çok severdim. Bir noktadan sonra kavramlar oturmaya başladı. Okula gidip çarpım tablosu öğreniyor, eve geldiğimde EBİTDA’nın ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. ODE’de ilk işim de mahsup fişi kesmekti. Karşılığında da eski parayla haftalık 5 milyon lira alıyordum. Böyle bir ortamda büyüyünce bir noktadan sonra işinizi para kazanılacak bir yer olarak görmenin ötesine geçiyorsunuz. Markanıza, sektörünüze, ülkenize daha fazla katkı sağlamak için düşünüyor, projeler üretiyor ve çalışıyorsunuz. Bu da bizim için uzun soluklu bir yolculuk...
Şantiye: Türkiye’de bir aile firmasında çalışıyor olmak nasıl bir deneyim...
Ozan Turan: Ülkemizde aile şirketlerinin ömrü 25 yıl ile sınırlı, biz ise 37’nci yılımızı geride bıraktık. Umarım ODE, ülkemizin asırlık şirketlerinden biri olur. Aile şirketlerinin ömrünün sınırlı olmasındaki en büyük nedenlerden biri, kuşak geçişlerinde yaşanan sorunlar. Birinci kuşağın değişime kapalı olduğu şirketlerin ömrü kısa oluyor. İkinci kuşak da şirket değerleri hakkında yeterince bilgiye sahip değilse, şirketin değerlerini benimseyememişse bir kopuş yaşanıyor. Bununla birlikte ikinci kuşağın şirketteki görevlerinin iyi planlanması da çok önemli. Örneğin ben son beş yıldır aralıksız olarak ODE’de çalışmama rağmen doğrudan yönetimde bir görev üstlenmedim. Bir genel müdür yardımcımıza bağlı olarak çalışıyorum ve bunu da çok değerli buluyorum. Çünkü aile dışından bir profesyonel ile çalışmak, iş hayatına bakışa ve mesleki gelişime farklı değerler katıyor. Aynı zamanda bu durum, her ne kadar aile şirketi olsak da profesyonel bir şirket yönetimi prensibini benimsediğimizi de açıkça gösteriyor.
Şantiye: Yeni nesil olarak yalıtım sektörünü nasıl görüyorsunuz?
Ozan Turan: Krizler çağı olarak da adlandırılan bir dönemden geçiyoruz, artık yalnızca ekonomik krizleri konuşmuyoruz. Şu anda da dünyanın gündeminde iki büyük kriz var: “İklim değişikliği” ve “enerji”... Bir yandan enerji fiyatları artarken diğer taraftan jeopolitik gerilimler nedeniyle Avrupa’ya gaz akışının kesilmesi nedeniyle kömür ve diğer katı fosil yakıtlara dönülmesi, iklim krizini de tetikleyecektir. İşte hem enerji kullanımını azaltmanın hem de kışın dondurucu soğuklarından, yazın kavurucu sıcaklarından daha az etkilenmenin en önemli yöntemlerinden biri yalıtım. Türkiye’den bir örnek verelim: Ülkemizdeki yaklaşık 22 milyon civarında hanenin yüzde 80’inde yalıtım yok veya çok zayıf yalıtım uygulaması var. Bu konutların toplam yıllık enerji maliyeti güncel fiyatlarla 25 milyar dolar civarında. Yalnızca bina yalıtımı ile yıllık 15 milyar dolar tasarruf edebiliriz. Dolayısıyla hiç vakit kaybetmeden başlatmamız gerektiğine inandığımız enerji seferberliğinde yalıtım sektörü olarak bizlere de çok önemli görevler düşüyor. Biz de hem ODE hem de sektör olarak bu bilinçle hareket ediyor, yalıtımın yaygınlaştırılması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Şantiye: Peki yurtdışında da bulunmuş, tecrübe edinmiş bir yönetici olarak sektörün mevcut sorunlarının neler olduğunu düşünüyorsunuz? Hem yasal düzenlemeler hem piyasa koşulları hem de yalıtım sektörü aktörlerinin davranışları açısından bir değerlendirme yapar mısınız?
Ozan Turan: Şu anda sektörümüzün en önemli sorunlarının başında enerji fiyatlarındaki belirsizlikler, hammadde maliyetlerindeki artışlar, tedarik zincirinde yaşanan kırılma ile finansmana erişimdeki zorluklar geliyor. Türkiye’de üretim yapan her şirketin mutlaka bir ihracat gelirinin olması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü özellikle hammadde dövize endeksli olduğundan döviz giderlerimiz yüksek. Bu nedenle mutlaka döviz gelirimizin de olması gerekiyor. Biz bu nedenle ihracata büyük önem veriyor, üretimimizin yüzde 40’ını, 6 kıtada 75’in üzerinde ülkeye ihraç ediyoruz. Bununla birlikte geçmiş dönemlerde olduğu gibi şu anda da krize rağmen yatırımlarımıza aralıksız devam ediyoruz. Son olarak günü kurtarmaya yönelik kararlar yerine mutlaka bir strateji doğrultusunda ilerlemek gerektiğine inanıyoruz. Biz de şu anda 2022-2024 yıllarını kapsayan yeni stratejimiz kapsamında yurtiçi ve yurtdışı yatırımları, üretim kapasitesi, Ar-Ge, insan kaynakları, dijitalleşme, tedarik, dağıtım kanalları, ihracat, satış ve pazarlama alanlarına yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Yasal düzenlemelere baktığımızda, özellikle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın bu yıl şubat ayında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”, bu alanda atılmış son derece önemli bir adım. Buna göre 1 Ocak 2023’ten itibaren toplam inşaat alanı 5 bin metrekareden büyük olan binaların halihazırda “C” olan asgari enerji performansı “B”ye çıkarılacak ve toplam enerji ihtiyacının en az yüzde 5'i yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanacak. Düzenlemeyle birlikte bu yapıların ısı yalıtımında kullanılan yalıtım malzemesi kalınlıklarında bir miktar artış, ısıl iletkenlik katsayılarında bir miktar iyileşme olacak.
Yalıtım kalınlıklarının artmasını, günümüzde giderek daha fazla önem kazanan enerji verimliliğine katkı sağlama noktasında çok kıymetli buluyoruz. Ancak bu noktada en az kalınlığın artması kadar önemli bir konu da, alana göre ürün seçilmesi ve ürünün doğru uygulanması. Çünkü bunlar doğru yapılmadığı zaman sonradan yapılan müdahaleler hem çok yüksek maliyetli oluyor hem de çoğunlukla zor sonuç alınıyor. Biz ODE Yalıtım olarak bu sürece yenilikçi ürün ve hizmetlerimizin yanı sıra bayi ve uygulamacılara yönelik eğitimlerimizle de katkı sağlıyoruz.
Şantiye: Sizin de içinde yer aldığınız yeni jenerasyonun sektöre ne gibi katkısı olabilir?
Ozan Turan: Günümüzde tüm sektörler gibi yalıtım sektörü de dijitalleşmenin etkisiyle hızlı bir dönüşümden geçiyor. Üretimde kullanılan robotların yanı sıra planlama ve raporlamadan insan kaynakları ve satışa kadar tüm süreçlerde dijitalleşmenin etkilerini görüyoruz. Bu da hiç kuşkusuz ciddi bir verimlilik artışı sağlayarak, sektörün gelişimine katkı sunuyor. Benim de yer aldığım jenerasyon, teknolojinin içinde doğmamız sebebiyle teknolojiye daha yatkın, bu da şirketlere önemli avantajlar sağlıyor. Bununla birlikte başta ihracat olmak üzere yurtdışına yönelik operasyonlarda da yeni jenerasyon önemli bir katkı sunuyor. Ancak diğer taraftan tüm bunlar şirket kültürüyle ilgili. Eğer sizden önceki kuşaklar gelişime açık değilse, bunun yanında yalnızca yönetim değil, şirketin her kademesinde bu değişim ve dönüşüm içselleştirilemezse başarı yakalama şansı yok denecek kadar az. Bizim ODE olarak en büyük avantajlarımızdan biri, yenilikleri kültürümüzün bir parçası haline getirebilmemiz.
Şantiye: Sizden sonraki jenerasyona nasıl bir firma ve sektör devretmeyi arzu edersiniz? Firma ve sektör olarak neleri başarmış, hangi problemleri çözmüş?
Ozan Turan: Ben ODE’yi her zaman çok kıymetli bir aile mirası olarak gördüm. Büyük emeklerle kurulan, yöneticilerimizin, çalışanlarımızın, bayilerimizin, uygulamacılarımızın ve diğer tüm paydaşlarımızın katkılarıyla Türkiye’nin yüzde 100 yerli sermayeli en büyük yalıtım şirketi olan ODE’yi daha da ileriye taşıyabilmek en büyük hayalim... Bu hayal ve hedef doğrultusunda özellikle dijitalleşme, tedarik zinciri yapılanması ve yurtdışı operasyonlarımıza yönelik çalışmalarımı sürdürüyorum.
Şantiye: ODE Yalıtım olmasaydı ne yapmak isterdiniz?
Ozan Turan: Bana hiçbir zaman “Okulun bitince ODE’de çalışırsın” denilmedi. Bunu zaten ben istedim, burada çalışmaktan her zaman büyük keyif aldım. Dolayısıyla eğitimim de kariyerim de hep bu doğrultuda ilerledi. Ancak ODE Yalıtım olmasaydı büyük olasılıkla yine enerji verimliliği ile ilgili bir konuyla veya ticaret ile uğraşırdım.
Şantiye: Sektörde birçok yenilik yapmış, ciddi katkılar sunmuş, insan yetiştirmiş, iş alanları açmış bir babanın oğlusunuz; siz Orhan Bey’in en çok hangi özelliklerini takdir ediyorsunuz?
Ozan Turan: Az önce aile şirketlerinden bahsederken birinci kuşağın değişime kapalı olmasının şirketlerin ömrünü kısalttığını söylemiştim. Benim ve ODE’nin en büyük şanslarından birinin babamın vizyoner kişiliği olduğuna inanıyorum. Yeniliklere son derece açık, çok okuyan, çok araştıran ve öğrendiklerini paylaşmaktan mutluluk duyan bir lider. Özellikle pandemi ile birlikte değişen iş yapış şekillerine ve yeni dönem liderlik anlayışına hızla uyum sağlayarak, şirketimizin bu zorlu dönemde de istikrarlı büyümesinde öncü oldu. Kurumsallaşmaya önem vererek, ODE markasını geleceğe taşıma noktasında hepimizin önünü açtı. Babamın çok saygı duyduğum ve örnek aldığım yönlerinden biri de yoğun çalışma temposuna rağmen sivil topluma verdiği önem. 30 yıldan fazla süredir sivil toplum kuruluşlarında aldığı kritik görevler ile ülkemize, toplumumuza katkı sunmak için gayret ediyor. Tabii hayatını sivil toplumun gelişmesine adamış bir babanın oğlu olunca bu konuda bilinç seviyeniz de yüksek oluyor. Ben de artık bu alana daha fazla eğiliyorum. İşlerimizin çok yoğun olduğu dönemlerde dahi sivil toplum çalışmalarıma mutlaka zaman ayırıyorum.
Şantiye: ODE Yalıtım’ın vizyonunu özetleyebilir misiniz? Gelecek için neler planlıyor, nerede olmayı hedefliyor?
Ozan Turan: ODE, 1985 yılında 20 metrekarelik bir dükkanda kuruldu. Şu anda Çorlu ve Eskişehir’deki 6 modern üretim tesisimizde 4 ürün grubunda, dört binden fazla ürünümüz bulunuyor. Bizim hedefimiz en başından beri belli: “Bu topraklarda doğan bir şirketi küresel bir marka haline getirmek”... Bunun için var gücümüzle çalışıyor, bir yandan yeni pazarlara ulaşırken diğer yandan mevcut pazarlarımızda daha da derinleşiyor, ülkemize, paydaşlarımıza değer katıyoruz. Tüm bunları da “insan”, “teknoloji”, “katma değerli büyüme” ve “yeşil dünya”yı odağımıza alarak gerçekleştiriyoruz.
Şantiye: ODE Yalıtım’ın ayırt edici özellikleri sizce neler?
Ozan Turan: ODE Yalıtım olarak “Insulates the Future” mottomuzla sadece ülkemizde değil, tüm dünyada “en iyi”yi arayanların ihtiyaç ve beklentilerine yönelik ürünler geliştirmeye odaklanıyoruz. Her pazar yeni bir ürün potansiyeli barındırdığından bu yaklaşımla geçtiğimiz yıl Greentech Ar-Ge adında bir inovasyon merkezi de kurduk. Şu anda Türkiye’de ilk, dünyada da sayılı olan yenilikçi ürünler üretiyoruz.
Diğer taraftan kullandığımız teknolojiler, insan kaynağımız, coğrafi konumumuz gibi önemli avantajlarımızla değer yaratmaya odaklanıyoruz. Örneğin şu anda Eskişehir’de kurulumuna devam ettiğimiz yeni üretim tesisimizle birlikte R-Flex markalı elastomerik kauçuk köpüğü ısı yalıtım ürünümüzün kapasitesini yaklaşık dört kat artırarak, toplam yıllık 18 bin tona çıkaracağız. Böylece Çin ile Almanya arasındaki coğrafyada teknik yalıtımdaki en büyük üretici konumuna geleceğiz. Diğer taraftan bu tesiste üreteceğimiz üst segment ürünlerimizle Türkiye’de ve ihracat gerçekleştirdiğimiz bazı ülkelerde pazar liderliğimizi pekiştirirken, bazı ülkelerde de pazar lideri konumuna yükseleceğiz.
Ayrıca yeşil dünya hedefimiz ve “Sıfır Karbon Misyonumuz” çerçevesinde de kendimize hedefler belirliyoruz. Tüm süreçlerimizde atıklarımızı azaltmaya ve yok etmeye yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Avrupa’nın 2050 yılını işaret ettiği sıfır atık hedefine 2025 yılında ulaşmayı planlıyoruz. Bu süreçte kurduğumuz Sıfır Atık Yönetim Sistemimiz ile hem Eskişehir hem de Çorlu’daki tesisimiz için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen Sıfır Atık Belgesi’ni almaya hak kazandık. Ayrıca yakın zamanda kurumsal karbon ayak izimizi hesaplatarak, 2050 yılına kadar karbon nötr olma taahhüdümüz kapsamında yol haritamızı belirledik. Güneş enerjisi yatırımı planlamamız doğrultusunda Eskişehir’deki 20 bin metrekarelik üretim tesisimizin çatısının tamamını 5.300 güneş paneli (fotovoltaik) ile kaplıyoruz. 2.400 kWp kurulu güce sahip olacağımız bu sistem ile elektrik ihtiyacımızın yüzde 60’ını güneşten karşılayacağız. Eskişehir ve Çorlu’daki üretim tesislerimizin enerji ihtiyacının tamamını yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılayıncaya dek bu alandaki yatırımlarımıza devam edeceğiz.
Biliyorsunuz son yıllarda sektörümüzün en önemli konularından biri sürdürülebilirlik. Hammaddeden üretime ve ürünlerin tüketiciye ulaşmasına uzanan tüm süreçlerde sürdürülebilir yaklaşımlar öne çıkıyor. Biz de sürdürülebilirliği stratejimizin önemli bir parçası olarak kabul ediyor, odaklandığımız konuların merkezine yerleştiriyoruz. Bu doğrultuda Birleşmiş Milletler’in evrensel eylem çağrısı olan 17 maddelik “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları”nı benimsiyoruz. Başta “Erişilebilir ve Temiz Enerji”, “Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı”, “Sorumlu Üretim ve Tüketim”, “İklim Eylemi” olmak üzere bu amaçların tamamını odağımıza alıyoruz. Bu kapsamda ekolojik çeşitliliği korumaktan enerji tüketimini azaltmaya, geri dönüşümlü malzeme kullanmaktan paydaşlarımızı çevresel yönetim ve enerji verimliliği konularında bilgilendirmeye uzanan çeşitli çalışmalar yürütüyoruz. Hammadde kaynağından başlayarak, ihtiyaç duyulan tüm üretim proseslerimizde doğanın ihtiyaç duyduğu özeni karşılamaya çalışıyor, karbon emisyonlarını atmosferden uzaklaştırmak için doğa bazlı çözümlere odaklanıyoruz.
Şantiye: Genel bir inşaat sektörü değerlendirmesi yapabilir misiniz? Mevcut durum, sorunlar ve fırsatlar sizce neler?
Ozan Turan: Yalıtım sektöründe var olan enerji, hammadde ve finansmana erişim kaynaklı sorunlar inşaat sektörünü de etkiliyor. Yılın ikinci çeyreğinde inşaat sektöründe yüzde 10,9 küçülme yaşandı. Mevsimsellik ile yaşanan büyüme trendinin bu yıl Ağustos itibarıyla sona ermesi de bu yıl sektörde erken bir yavaşama olabileceğini gösteriyor. Diğer taraftan Rusya ve Ukrayna gibi sektörün en önemli pazarları arasında yer alan iki ülke arasındaki savaşın devam etmesi de sektörü etkiliyor.
Tüm bunların yanı sıra sektörün önündeki en büyük fırsat, enerji verimliliği alanındaki farkındalığın artması. Gerek enerji maliyetlerindeki artış gerekse iklim krizinin gözle görülür olumsuz etkileri, en etkin enerji tasarrufu araçlarından biri olan yalıtım uygulamalarının öneminin giderek daha fazla anlaşılmasına yol açıyor. Az önce değindiğimiz Binalarda Enerji Performansı ile ilgili yeni yönetmelik de bu sürece önemli bir katkı sağlayacaktır.
9 Ekim 2022
Türkiye'nin en ESKİ ve en çok ZİYARET EDİLEN şantiyesi: ŞANTİYE®...
İnşaata dair "KAYDADEĞER" ne varsa... 1988'den bu yana...
Şantiye®nin ürettiği, derlediği ve yayınladığı içeriklerde öncelik “KAMUSAL YARAR”dır...
Ve yayınlanan içeriğin “ÖZEL” olmasına özen gösterilir...
BASILI DERGİ + E-DERGİ + SANTİYE.COM.TR + SOSYAL MEDYA + DİJİTAL PLATFORMLAR...
İnşaat sektörünün buluşma noktası Şantiye®, “Güven”i temsil eden “Basılı bir Yayın” olma özelliğinin yanı sıra yenilenen web sitesi, Turkcell Dergilik ve Türk Telekom E-Dergi gibi mobil uygulamalardaki varlığı, 42 bin E-Bülten abonesi ve 85 bin sosyal medya takipçisi-bağlantısıyla inşaat sektörünün en önemli iletişim platformlarından biri olmaya her ortamda devam ediyor... 1988'den bu yana...
Şantiye® ayrıca yapı sektörüne "Şantiye'nin Yıldızı Ödülü", "Yılın Yeşil Yapı Malzemesi / Teknolojisi Ödülü" ve "Şantiyeden Kareler Fotoğraf Yarışması" gibi farklı organizasyonlarla da katkı sunuyor.
Şantiye®nin son sayısı da dahil 1988 yılından bugüne kadar yayınlanan TÜM SAYILARINA E-Dergi olarak göz atmak için lütfen tıklayın...
Şantiye®, başta ABONELERİ olmak üzere 2020-2024 yıllarında ilan veren firmalar ABS Yapı, Akyapı, Alumil, Anadolu Motor (Honda), Alkur, Ak-İzo, Altensis, Arbiogaz, Aremas, Arfen, Assan Panel, Asteknik, Atos, Batıçim, Baumit, Betek, Betonblock, Borusan CAT, Bosch Termoteknik, Bostik, BTM, Buderus, Bureau Veritas, Çimsa, Çuhadaroğlu, Çukurova Isı, Duyar Vana, DYO, Efectis ERA, Ekomaxi, Elkon, Emülzer, Eryap, Filli Boya, Fixa, Fullboard, Form Endüstri Ürünleri, Form Endüstri Tesisleri, Form MHI (Mitsubishi Heavy Industries) Klima, Garanti Leasing, GF Hakan Plastik, Gökçe Brülör, Grundfos, Hilti, IQ Alüminyum (by Deceuninck), İNKA, İntek, İpragaz, İstanbul Teknik, İzocam, İzoser, Kalekim, Knauf, Knauf Insulation, Komatsu, Köster, Kuzu Grup, LG, Marubeni, Masdaf, Master Builders Solutions, MBI Braas, Meiller Kipper (Doğuş Otomotiv), Messe Frankfurt, Messe München/Agora Tur., Mekon, Mitsubishi Chemical, Nalburdayim.com, NETCAD, ODE, Ökotek, Özler Kalıp, Özpor, Panasonic, PERI, Pimakina, Polyfibers, Polyfin, Prometeon, Ravago, Rehau, Saint Gobain Türkiye, Saray Alüminyum, Schüco, Selena (Tytan), Sentez Mekanik, Serge Ferrari, Shell, Siemens, Sistem İnşaat, Soudal, Sika, Şişecam, Temsa, TMS, Tekno Yapı, Türk Ytong, Tremco illbruck, Vaillant, Vekon, Wermut, Wilo ve Xylem’in değerli katkılarıyla hazırlanmaktadır.
ABONE OLMAK İÇİN
Bir yıllık abonelik bedelimiz olan 1200 TL (6 Sayı, KDV Dahil)'yi TR70 0001 0008 5291 9602 1550 01 IBAN no’lu hesabımıza (Ekosistem Medya) yatırıp; ardından dekontu, açık adresinizi ve fatura bilgilerinizi (şahıs ise TC kimlik no; firma ise vergi dairesi-numarası) santiye@santiye.com.tr adresine e-posta veya 0532 516 03 29 no’lu telefona WhatsApp / SMS aracılığıyla ulaştırabilirsiniz.