1. SOĞUK HAVANIN TANIMI NEDİR?
Soğuk havanın tarifi, “TS 1248 - Betonun Hazırlanması, Dökümü ve Bakımı Kuralları - Anormal Hava Şartlarında” standardında aşağıda belirtildiği gibi yapılmaktadır:
Soğuk hava: Beton dökümü sırasında ortalama sıcaklığın art arda üç gün süre ile +5 ºC'nin altına düştüğü durumdur.
Ortalama sıcaklık: Beton döküm yerinde saat 07.00'de, 10.00'da, 13.00'te, 16.00'da ve 19.00'da ölçülen hava sıcaklıklarının aritmetik ortalamasıdır.
2. SOĞUK HAVA KOŞULLARININ BETONDA ETKİLERİ NEDİR?
Soğuk hava koşulları, betonun fiziksel, mekanik ve dayanıklılık performansı üzerinde önemli etkiler yaratabilmektedir. Soğuk havanın betona olan etkileri aşağıda özetlenmektedir:
Donma Riski
Hava sıcaklığının 0 °C'nin altına düşmesi, beton içindeki suyun donmasına neden olur. Donmuş su, hacim artışına yol açarak betonda çatlaklar ve yapısal hasarlar oluşturur.
Hidratasyon Süreci
Soğuk hava, hidratasyon sürecini dolayısıyla priz hızını yavaşlatır. Betonun sertleşmesi ve dayanım kazanması için gerekli olan kimyasal reaksiyonlar, düşük sıcaklıklarda daha yavaş gerçekleşir. Bu durum, erken yaş dayanımını olumsuz etkileyebilir.
Çimento hidratasyonu, betondaki dayanım gelişiminin kaynağıdır. Çimento ve su arasındaki bu reaksiyon sonucunda ısı açığa çıkmaktadır. Tüm kimyasal reaksiyonlar gibi, çimentonun hidratasyon hızı daha düşük sıcaklıklarda azalır. Betonun dayanım gelişimi, karışım tasarımı (çimento içeriği), çimento türü ve sıcaklık gibi bir dizi faktörden etkilenir. İnce betonarme elemanlar, özellikle büyük yüzey alanına sahip olanlar (levhalar, duvarlar vb.) ısı kaybına daha yatkın olma eğilimindedir ve dolayısıyla soğuk havalarda yavaş dayanım gelişimine eğilimlidir.
Sıcaklık Farkları
Döküm sırasında ve sonrasında dış ortam sıcaklığı ile beton sıcaklığı arasındaki fark, çatlama riskini artırabilir. Hızlı sıcaklık değişimleri, gerilmelere ve çatlaklara yol açabilir. Özellikle soğuk havalarda gerçekleşen kütle beton uygulamalarında merkez ve yüzey arasındaki sıcaklık farkı yüksek olabilmektedir.
Kür Süreci
Soğuk havada, betonun uygun şekilde kürlenmesi daha zor olabilmektedir. Düşük sıcaklıklar, su buharlaşmasını azaltırken, bu durumun etkisiyle betonun yeterince hidratasyon sağlayamaması söz konusu olabilir. Soğuk hava koşullarında su kürü yerine kimyasal kür malzemelerinin tercih edilmesi önerilmektedir.
Erken Yaş Dayanımında Düşüş
Soğuk hava koşullarında betonun erken yaş dayanımı, beklenen seviyenin altında kalabilir. Bu durum, inşaat sürecinin aksamasına ve yapı güvenliğinin riske girmesine neden olabilir. Şekil 1’de görüleceği üzere düşük sıcaklıklarda erken yaş dayanımı standart küre (20 oC) göre oldukça düşük olabilmektedir. Daha sonraki yaşlarda aradaki fark azalmaktadır.
Şekil 1. Kür sıcaklığı, kür süresi ve beton basınç dayanımı ilişkisi
Kimyasal Katkı Reaksiyonları
Soğuk hava koşullarında, beton karışımında kullanılan kimyasal katkıların performansı etkilenebilmektedir.
Görsel Problemler
Soğuk hava koşullarına ve özellikle don olayına maruz kalan beton yüzeylerde, pullanma ve dökülme meydana gelebilmektedir. Özellikle şiddetli donma-çözülme etkisine maruz kalan yüzeylerde Şekil 2’de görüldüğü gibi malzeme kopması, pullanma gibi kusurlar oluşmaktadır.
Şekil 2. Beton yüzeyinde donma-çözülme nedeniyle oluşan hasar
Uzun Vadeli Etkiler
Soğuk hava koşullarında yeterince korunmayan beton yapılar, zamanla dayanıklılık sorunları yaşayabilir. Donma-çözülme döngülerine maruz kalan betonlar, çatlama ve hasar riskine daha açık hale gelir. Bunun sonucunda korozyon riski artar.
3. BETON DONAR MI?
Taze beton veya suya doygun haldeyken sertleşmiş beton, çok düşük sıcaklıklarda donar. Beton, su içerdiği için sıcaklık donma noktasının altına düştüğünde hacimsel olarak genleşir ve bu genleşme betonun çatlamasına ve hasar görmesine neden olur.
Beton içerisindeki su, genellikle saf sudan farklı olarak daha düşük sıcaklıklarda donar. Saf su 0 °C’de donar, ancak betonun içerisindeki suyun donma noktası, betonun bileşenleri ve çevre koşullarına bağlı olarak genellikle bu sıcaklıktan daha düşüktür. Beton içerisindeki serbest su, tipik olarak -2°C ila -4°C arasında donmaya başlar.
Şekil 3’te görüldüğü gibi betonun bünyesindeki su donduğunda, yaklaşık %9 oranında hacimsel genleşmeye uğrar. Bu da betonun gözeneklerinde basınç oluşturur. Art arda gelen donma-çözülme döngülerinin birikimli etkisi ve çimento hamuru ile agrega arasındaki aderansın (bağın) bozulması sonucunda beton genleşir, çatlar, taşıma kapasitesi düşer ve özellikle yüzeyinde ufalanma oluşur.
Şekil 3. Beton içindeki suyun donması
Su donduğunda hacminin artmasının nedeni, Şekil 4’te görüleceği gibi su molekülleri arasındaki bağ yapılarının donma sırasında değişmesidir. Bu sürecin daha ayrıntılı bir açıklaması aşağıda belirtilmektedir:
a) Moleküler Yapı
◆ Sıvı Hal: Su sıvı haldeyken, moleküller arasındaki bağlar (hidrojen bağları) daha gevşek ve dinamik bir yapıya sahiptir. Moleküller birbirine yakın, ancak serbestçe hareket edebilir.
◆ Donma Süreci: Sıcaklık düştüğünde ve su donmaya başladığında, moleküller arasındaki hidrojen bağları daha güçlü hale gelir. Moleküller, düşük sıcaklıklarda daha düzenli bir yapı oluşturarak kristal yapı (buz) oluşturur.
◆ Kristal Yapı: Buz kristalleri, moleküllerin belirli bir düzende ve daha uzak mesafede yerleşmesine neden olur. Bu düzenli yapıda, su molekülleri arasında daha fazla boşluk vardır.
b) Hacim Artışı: Su donarken hacminin artmasının nedeni, bu düzenli kristal yapının moleküller arasındaki mesafeyi artırmasıdır. Sonuç olarak, donmuş su (buz) sıvı suya göre yaklaşık %9 daha fazla hacme sahiptir.
Şekil 4. Suyun donması
Betonun Don Etkisinden Korunması
Sonbaharda ve ilkbaharda, en düşük günlük sıcaklığın 0 ºC'nin altına indiği ilk günden sonra, ortalama sıcaklığın art arda en az iki gün süre ile +5 ºC'nin altında kalması halinde, beton yerleştirildikten sonra en az 24 saat dona karşı korunmalıdır.
Bu şartların devam etmesi halinde, 24 saatlik koruma süresi, betonun gerekli dayanımına erişmesi için yeterli değildir. Bu nedenle, özellikle soğuk hava şartlarının beklendiği durumlarda, betonun kürü ve dona karşı koruma süresi uzatılmalıdır. Ortalama sıcaklık, art arda üç gün süre ile + 5 ºC'un üstüne çıkıncaya kadar, betona aynı hassas koruma devam ettirilmelidir.
Eğer don olayı gerçekleşirse 28 günlük beton basınç dayanımı %50 oranında azalabilir ve beton dayanıklılığı olumsuz etkilenir. TS 1248’e göre betonun en azından 4 MPa basınç dayanımına ulaşıncaya dek donması engellenmelidir. Beton taze halde iken beton sıcaklığının 0ºC’nin altına düşmesi durumunda beton “don” tehlikesi ile karşılaşır. Soğuk havada beton uygulamasında ilk 48 saat gerekli önlemler alınarak beton “don etkisinden” korunmalıdır.
4. DONMA – ÇÖZÜLME DÖNGÜSÜ NEDİR?
Betonda donma-çözülme olayı, suya doygun betonun 0ºC’nin altında donması ve ardından sıcaklık yükseldiğinde çözülmesi sürecidir. Bu döngü tekrarladıkça, beton üzerinde hasar oluşturmaktadır. Donma-çözülme döngüsü, bu baskıların tekrarlanması sonucu betonun çatlamasına, pullanmasına ve parçalanmasına neden olabilmektedir.
Donma-Çözülmenin Etkileri
◆ Yüzeyde çatlama ve pullanma: Su, betonun yüzeyine yakın bölgelerde donup genleştiğinde, yüzeyde küçük çatlaklar oluşur. Bu çatlaklar, zamanla pullanarak betonun yüzeyinden parçalar kopmasına neden olur.
◆ İç yapıdaki hasar: Betonun iç yapısındaki gözenekler su ile doluysa, donma sırasında iç baskı artar ve iç yapıda mikro çatlaklar oluşabilir.
◆ Dayanım kaybı: Tekrarlayan donma-çözülme döngüleri betonun mekanik dayanımını azaltabilir. Bu, zamanla betonun yapısal bütünlüğünü ve taşıma kapasitesini etkileyebilir.
◆ Korozyon riski: Betonun yüzeyi hasar gördüğünde, donatı (beton içindeki çelik) açığa çıkabilir ve suyla temas ettiğinde korozyona uğrar. Bu, yapının dayanıklılığını daha da düşürür.
5. SOĞUK HAVA KOŞULLARINDA BETON NASIL KORUNMALIDIR?
Betonun korunması ve kürü, özellikle kış aylarında inşaat projeleri için kritik öneme sahiptir. Donma-çözülme döngüleri, betonda çatlaklara ve dayanıklılık kaybına neden olabilir. Bu nedenle betonun korunmasında aşağıda belirtilen yaklaşıma uyulması önerilmektedir:
1. Hava Sıcaklığı ve İklim Şartlarını Değerlendirme
◆ Hava Durumunun Takip Edilmesi: Beton dökümünden önce ve sonra hava durumunu dikkatlice takip edilmelidir. Özellikle geceleyin sıcaklıklarının düşmesi bekleniyorsa, önlemler alınmalıdır.
◆ Donma Riski: Betonun donma riski, çevresel sıcaklığın 0 °C'nin altına düştüğü durumlarda artar. Bu nedenle, döküm sıcaklığı ve dış hava koşulları göz önünde bulundurulmalıdır.
2. Karışım Tasarımı
◆ Sıcak Su Kullanımı: Beton karışımında sıcak su kullanarak, başlangıç sıcaklığını artırmak mümkündür.
◆ Özel Kimyasal Katkı Maddeleri: Donma direncini artırmak için, kış şartlarına uygun kimyasal katkı maddeleri kullanılmalıdır.
◆ Çimento: Soğuk hava koşullarında hidratasyon hızını ve ısısını artırmak için çimento dozajının artırılması ve hidratasyon ısısı daha yüksek bağlayıcıların kullanılması faydalı olmaktadır.
3. Döküm Zamanı ve Yöntemi
◆ Gün İçindeki Sıcak Saatler: Beton dökümünü, günün sıcak saatlerinde yapmaya özen gösterilmelidir. Mümkünse, döküm işlemi öğle saatlerinde gerçekleştirilmelidir.
◆ Hızlı Döküm: Döküm işlemi sırasında, betonun mümkün olan en hızlı şekilde yerleştirilmesi, sıcaklığın düşmeden kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir.
4. Betonun Bakımı ve Kürü
◆ Kür: Betonun kuruması sırasında aşırı su ile temasını önlemek önemlidir. Ancak, betonu tamamen kuru bırakmamak için gerektiğinde nemli tutmak da önemlidir. Buharlaşma hızını hava sıcaklığı dışında rüzgârın da artırdığı unutulmamalıdır. Kürleme, istenen özelliklerin gelişebilmesi için betonun erken aşamalarında tatmin edici nem içeriğinin ve sıcaklığının korunmasıdır. Önerilen minimum kürleme süresi genelde 7 gündür. Bu süre betonarme eleman tipine ve koruma yöntemine göre değişebilmektedir. Kür için ise su yerine kimyasal kür malzemeleri tercih edilmelidir.
◆ Isı Kaynağı Kullanımı: Beton dökümünden sonra çevre sıcaklığını artırmak için ısıtıcılar kullanabilir.
◆ Yalıtım Uygulamaları: Betonun üzerini yalıtım malzemeleriyle (battaniye, polistiren levhalar) kaplamak, sıcaklığı korumaya yardımcı olur. Ayrıca, rüzgârlı havalarda, rüzgâr koruma önlemleri almak da önemlidir.
◆ Koruma Süresi: Betonun ilk 24-48 saatlik döneminde, düşük sıcaklık ve donma etkilerinden korumak için dikkatli olunmalıdır. Bu süreçte, betonun yüzeyinin korunması hayati öneme sahiptir.
Özetle beton uygulamasında aşağıdaki hususlara dikkat edilmelidir:
◆ Don riski olan hava koşullarında beton dökümünden olabildiğince kaçınılmalıdır.
◆ Beton dökümü öncesi kalıplar ve demir donatılar kontrol edilmelidir. Buzlu kalıp yüzeylerine döküm yapılmamalıdır. Kalıp ve donatılarda eğer buz parçaları varsa temizlenmelidir.
◆ Beton dökümü öncesi zeminde don varsa çözülmelidir. Aksi takdirde zemin üzerine yerleştirilecek beton aniden ısı kaybedecektir.
◆ Beton belirli bir dayanıma ulaşıncaya dek korunmalıdır. Bu süre; yapı elemanının özellikleri, maruz kalacağı şartlar ve beton özelliklerine göre değişir.
◆ Betonun yerleştirme sıcaklığı; eleman kesitleri ve hava sıcaklığına bağlı olarak belirlenen sınır değerden yüksek olmalıdır.
◆ Çimentonun hidratasyonu sonucu ortaya çıkan ısının beton dışına yayılması önlenmelidir.
◆ Beton yüzeyi için koruyucu örtü (korugan) kullanılmalıdır.
◆ Şiddetli rüzgâr durumunda rüzgâr kırıcı perdeler/bariyerler kullanılmalıdır.
◆ Soğuk havalarda uzun priz sürelerini önlemek için yapı ısıtılabilir.
◆ Yalıtımlı kalıp kullanılmalıdır.
◆ İhtiyaç durumunda özellikle döşemelerde yalıtımlı battaniyeler kullanılmalıdır.
◆ Su ile kür uygulaması tercih edilmemelidir. Özellikle kolonlarda kimyasal kürleme yapılmalıdır.
◆ Mineral katkılı betonlar daha uzun süre korunmalıdır.
◆ Kalıp köşe ve kenarları gibi ısı kaybına daha fazla maruz kalan kritik bölgeler daha fazla korunmalıdır.
6. KİMYASAL KATKILARIN ROLÜ NEDİR?
Soğuk hava koşullarında betonun donma riski, priz alma süresinin uzaması ve dayanım gelişiminin yavaşlaması gibi sorunlarla karşılaşılmaktadır. Bu nedenle, soğuk havalarda betonun performansını artırmak için kimyasal katkı maddeleri kullanılmaktadır. Bu katkılar, betonun soğuk koşullarda daha hızlı dayanım kazanmasını, donma riskinin azaltılmasını ve çalışma süresinin kontrol edilmesini sağlamaktadır.
Soğuk Hava Koşullarında Kullanılan Kimyasal Katkılar ve Faydaları
1. Priz Hızlandırıcı Katkı Maddeleri
Priz hızlandırıcı katkı maddeleri, çimento hidratasyonunu hızlandırarak betonun daha hızlı priz almasını sağlar. Bu katkılar sayesinde, beton düşük sıcaklıklarda bile hızlıca sertleşir ve erken dayanım kazanır. Bu durum, betonun donma riskini azaltır ve kalıpların daha hızlı sökülmesine olanak tanır.
2. Antifriz Katkı Maddeleri
Antifriz katkılar TS 11746 Standardına göre şu şekilde tanımlanmaktadır: “Soğuk havada taze betonu ve harcı donmaya karşı koruyucu madde, soğuk hava şartlarında yapı harcına veya taze betona ilave edilerek, çimento başlangıç hidratasyon ısısını arttırma ve taze beton veya harç boşluklarındaki suyun donma derecesini düşürme yolu ile beton veya harcın korunma süresini ve korunma tedbirlerini azaltan, don etkisinden koruyan sıvı veya katı haldeki kimyasal katkı maddeleridir. Betonun içinde kalan suyun donma noktasını düşürerek donma riskini azaltır. Bu katkılar, betondaki serbest suyun daha düşük sıcaklıklarda donmasını önleyerek betonun dayanım kazanma sürecini olumsuz etkilemeden devam ettirir.”
Antifriz, klorür içermeyen kimyasal bileşiklerinden oluşan, taze betonun priz ve sertleşme sürelerini kısaltan beton katkısıdır. Bu özelliği ile soğuk hava koşulları başta olmak üzere her türlü çevresel etki koşullarında betonun işlenebilirlik ve geç dayanımını düşürmeden, ilk dayanımlarını artırarak erken kalıp alma imkânı sağlar ve betonun dona maruz kalma riskini en aza indirir.
Betonda çimento ve su arasındaki hidratasyon reaksiyonu beton sıcaklığı 5 oC’nin altına indiğinde çok yavaşlar. 0 oC’nin altında ise beton içindeki suyun donması ile reaksiyon tamamen durur ve donma etkisi ile beton içinde çatlaklar oluşur. Bu aşamadan sonra betondan istenilen performansın elde edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle düşük hava sıcaklıklarında ve özellikle don etkisi riski olan durumlarda antifriz katkılı (priz hızlandırıcı) beton tercih edilmelidir, ancak bu önlem tek başına yeterli olmayabilir. Şantiyede beton uygulayıcısı standartta (TS 1248) anormal hava koşulları için belirtilen önlemleri almalıdır.
3. Süper Akışkanlaştırıcılar (Yüksek Oranda Su Azaltıcılar)
Süper akışkanlaştırıcılar, betonun işlenebilirliğini artırır ve düşük su/çimento oranıyla dahi kolayca yerleştirilebilmesini sağlar. Soğuk hava koşullarında daha az su kullanımı, betonun donma riskini azaltır ve daha hızlı dayanım kazanmasına yardımcı olur. Su miktarını azaltarak betonun dayanıklılığını artırır ve betonun geçirimsizliğini yükseltir. Bu da betonun içine suyun daha az girmesini sağlayarak donma riskini düşürür.
4. Hava Sürükleyici Katkılar
Hava sürükleyici katkılar, betonun içinde küçük hava boşlukları oluşturarak donma-çözülme döngülerine karşı betonun dayanıklılığını artırır. Bu küçük boşluklar, su donarken genişleyip beton içinde basınç oluşturduğunda, genleşen suyun bu boşluklara girerek betonun çatlamasını önler. Donma-çözülme döngülerine karşı direnci artırır ve betonun ömrünü uzatır. Soğuk havalarda, özellikle dış mekân betonları için önemli bir katkı maddesidir.
5. Kimyasal Kür Malzemeleri
Hidratasyon reaksiyonun devamlılığı için beton bünyesinde yeterli miktarda suyun olması şarttır. Kimyasal kür malzemeleri beton yüzeyinden suyun buharlaşmasını engelleyerek gerekli suyun beton içinde kalmasını sağlar. Özellikle soğuk hava koşullarında betonun su yerine kimyasal kür malzemeleri ile kür edilmesi çok daha avantajlıdır.
Soğuk Havalarda Kimyasal Katkı Maddeleri Kullanımı ile İlgili Öneriler
◆ Katkıların Doğru Dozajlanması: Soğuk hava koşullarında kimyasal katkıların doğru miktarda ve dengeli şekilde kullanılması, betonun dayanım kazanma sürecini optimize eder. Özellikle priz hızlandırıcı katkıların fazla kullanımı, çatlama riskini artırabilir.
◆ Katkıların Birlikte Kullanımı: Priz hızlandırıcı ve hava sürükleyici katkılar gibi katkı maddeleri bir arada kullanılabilir, ancak bunların birbiriyle uyumlu olması gereklidir.
7. ÇİMENTO VE MİNERAL KATKILARIN ROLÜ NEDİR?
Düşük sıcaklıklar betonun hidratasyon hızını yavaşlatarak dayanım gelişimini geciktirir ve hatta donma riski doğurur. Bu tür durumlarda çimentonun özellikleri ve kullanımı büyük önem taşır.
Soğuk Havada Çimento ve Mineral Katkı Kullanımı için Öneriler
◆ Yüksek Oranda Çimento Kullanımı: Soğuk havalarda çimento oranını artırmak, betonun erken dayanım kazanma hızını artırır. Daha fazla çimento, daha fazla ısıl enerji açığa çıkararak hidratasyon sürecini hızlandırabilir ve betonun donma riskini azaltabilir.
◆ Yüksek Isı Üreten Çimentolar (C3S Oranı Yüksek Çimentolar): Yüksek oranda trikalsiyum silikat (C3S) içeren çimentolar, hidratasyon sırasında daha fazla ısı açığa çıkararak betonun soğuk havada daha hızlı dayanım kazanmasına yardımcı olur. Bu tip çimentolar, özellikle düşük sıcaklıklarda erken dayanım kazanımını artırır.
◆ Çimentonun Priz Süresi: Kısa priz süresine sahip çimentolar, soğuk havada hızlı sertleşme sağlar. Bu nedenle, kısa priz süresi olan çimentolar soğuk hava koşullarında daha uygundur.
◆ Priz Hızlandırıcı Katkılar ile Uyum: Soğuk havada hızlandırıcı katkı maddeleri ile uyumlu çimentolar kullanılmalıdır. Bu katkılar, betonun erken sertleşmesini hızlandırarak donma tehlikesini önler.
◆ Mineral Katkı Kullanımı: Her ne kadar uçucu kül ve yüksek fırın cürufu gibi mineral katkıların betonun dayanıklılığı üzerinde son derece olumlu etkileri olsa da erken dayanımı düşürmeleri özellikle soğuk hava koşullarında bir handikap olmaktadır. Ancak soğuk hava koşullarında bile uygun kimyasal katkılar kullanılarak (priz hızlandırıcı, erken yaş dayanımı artırıcı gibi) belirli oranda mineral katkı kullanımı son derece faydalıdır.
8. YAĞIŞLI HAVALARDA NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR?
Yağışlı havalarda beton dökümü, betonun kalitesini ve dayanıklılığını olumsuz etkileyebilir. Yağmur, beton yüzeyini bozabilir, su-çimento oranını artırarak dayanım kaybına neden olabilir ve yüzeydeki malzemenin ayrışmasına yol açabilir.
Yeni uygulanmakta olan betonun yağışlardan ne ölçüde etkileneceği yağmura maruz kalma süresine ve yağmurun şiddetine bağlıdır.
Betonun genellikle 30-60 dakika olan ilk priz süresine henüz ulaşılmadığında yağmurun olumsuz etkisi en yüksek seviyede olur. Betonun fiziksel ve dayanım performansı tamamen bozulur. Böyle bir durumdan kesinlikle kaçınılmalıdır.
Beton ilk priz süresi ile son priz süresi arasında olduğunda yağışa maruz kalırsa betonun yüzeyi hem görsel açıdan hem de sağlamlık açısından olumsuz etkilenir. Sertleşme sonrasında zayıf üst tabaka nedeniyle yüzeyde tozuma ve bozulma meydana gelir.
Ancak, genellikle 4-10 saat arasında gerçekleşen son priz süresinden sonra meydana gelen yağışlar şiddetli olmamak şartıyla olumsuz bir etkiye neden olmaz. Aksine beton için doğal bir kür görevi yapar.
Şekil 5. Yağmurlu havada beton dökümü yapılan zeminlerde yüzey hasarı
Yağışlı Havalarda Beton Uygulaması için Alınacak Önlemler
1. Betonun Üstünün Korunması
Beton dökümü sırasında ya da hemen sonrasında yağmur yağmaya başlarsa, henüz priz almamış beton yüzeyi bozulabilir. Bu yüzden beton döküm alanının üzerini örtüler, tenteler veya branda ile kapatmak gereklidir. Bu şekilde beton, doğrudan yağmurla temas etmeden dökülebilir ve priz süreci sağlıklı bir şekilde tamamlanabilir.
Beton döküldükten sonra yağmur bekleniyorsa, beton yüzeyinin su geçirmez bir örtüyle korunması gereklidir. Yağmur betonun yüzeyine nüfuz ederek su-çimento oranını artırabilir ve yüzeyde zayıf, gevşek bir tabaka oluşmasına yol açabilir.
Betonu döktükten sonra beton yüzeyinde biriken su varsa uygun ekipmanla alınmalıdır. Bu su, ihmal edilirse betonun yüzeyinde sorunlara neden olmaktadır.
2. Betonun Su/Çimento Oranını Kontrol Etmek
Yağışlı havalarda betonun su ile aşırı karışmasını önlemek için su/çimento oranına dikkat edilmelidir. Yağmur suyu, beton karışımına karışarak su/çimento oranını artırabilir ve betonun mukavemetinin azalmasına neden olabilir. Bu yüzden döküm sırasında su eklenmemesi ve karışımın doğru oranda yapılması çok önemlidir.
Dış koşullara göre betonun kıvamı ayarlanmalı ve gerektiğinde karışıma su azaltıcı katkı maddeleri eklenmelidir. Bu katkılar, betonun işlenebilirliğini korurken, su/çimento oranını düşük tutar.
3. Zemin Hazırlığı
Yağmurla ıslanan zemin, beton dökümünden önce iyice kontrol edilmelidir. Islak veya suya doygun zeminler, betondan su çekebilir ve betonun su-çimento oranını bozarak zayıf bir yapı oluşmasına neden olabilir. Bu durum, beton dökümünden önce zeminin yalıtılması veya drenaj kanallarıyla fazla suyun uzaklaştırılması gerektiğini gösterir.
Beton döküm sahasında su birikintilerinin olmamasına dikkat edilmelidir. Zemindeki fazla suyun tahliye edilmesi, betonun düzgün yerleştirilmesi ve dayanıklı olması açısından önemlidir.
4. Priz Süresine Dikkat Edilmesi
Yağmur, henüz priz almamış betonun hidratasyon sürecini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle betonun priz süresini kontrol etmek için uygun katkı maddeleri kullanılmalı veya döküm öncesinde yağış durumu dikkate alınarak döküm zamanlaması planlanmalıdır.
Beton dökümünden sonraki ilk birkaç saat kritik bir dönemdir. Bu süre içinde betonun üzerine yağmur yağarsa, yüzey hasar görebilir. Bu yüzden beton, özellikle ilk sertleşme evresinde üstü örtülerek korunmalıdır.
5. Betonun Düzgün Kürlenmesi
Yağışlı havalarda betonun düzgün bir şekilde kürlenmesi önemlidir. Betonun nem dengesini korumak için kürleme örtüleri kullanılabilir. Eğer yağış sonrası sıcaklık hızla artarsa, betonun yüzeyinde çatlamalar olabilir. Bu yüzden betonun nem kaybını önlemek için kürleme işlemi dikkatli bir şekilde yürütülmelidir.
Yağışlı havalarda betona su emdiren kürleme yöntemlerinden kaçınılmalı, bunun yerine membran kürleme veya kimyasal kür malzemeleri tercih edilmelidir. Bu yöntemler, betonun yüzeyinde koruyucu bir tabaka oluşturarak su kaybını önler.
Yüzeydeki fazla suyu emmesi için yüzeye çimento serpilmemelidir.
6. Betonun Yerleştirilmesi ve Vibrasyon
Betonun yerleştirilmesi sırasında yağmur yağarsa, yerleştirmenin kesintiye uğramaması için gerekli koruyucu önlemler alınmalı. Beton vibratör ile yerleştirildiğinde yağmur suyu betona karışmamışsa, vibrasyon betonun daha homojen bir yapıya sahip olmasına yardımcı olur. Vibrasyon sırasında yağmur beton içine girmişse, homojenliğin bozulmaması için yerleştirme sırasında suyun betondan uzaklaştırılması gerekebilir.
7. Uygun Zamanlama
Yağışlı bir dönemde beton dökümü yapılacaksa, hava durumu tahminleri dikkate alınmalıdır. Ağır yağış beklentisi varsa beton dökümü ertelenmeli veya yağmur geçene kadar koruyucu önlemler alınarak çalışma yapılmalıdır. Hafif yağmur durumlarında beton dökümüne devam edilebilir, ancak şiddetli yağış bekleniyorsa, beton dökümünden kaçınılmalıdır.
9. SOĞUK HAVALARDA KALIP ve İSKELE SÖKÜMÜNDE NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR?
Kalıp ve iskelelerin sökülmesi konusunda aşağıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurulmalıdır:
◆ Kalıp ve iskelelerin sökülmeleri için gerekli olan arazideki dayanım değeri, projeci tarafından verilmelidir.
◆ Betonun yapıdaki (yerindeki) dayanımı, tahribatsız yöntemlerle belirlenmelidir.
◆ Tahribatsız deney sonuçlarının, tasarım aşamasında gerçekleştirilen beton karışımı deney sonuçları ile korelasyonu yapılmalı ve şantiyede küre tabi tutulan deney numuneleri ile sonuçları doğrulanmalıdır.
◆ Beton dayanım deneylerine ait sonuçlarının değerlendirilmesi yöntemleri, önceden şartnamelerde belirlenmiş olmalıdır.
◆ Hava şartları ve ilgili diğer bilgiler de dâhil olmak üzere, bütün deney sonuçları kaydedilmelidir. Bu kayıtlar kalıp ve iskelelerin sökülmesine karar verilmesi hususunda mühendis tarafından kullanılmalıdır.
◆ Kalıp ve iskelenin bir üst kata kurulması, kalıp işçiliğinin en kritik işlemlerinden birisi olup, yetkili uzmanlar tarafından planlanmalı ve karar verilmelidir. Beton elemanların erken yaştaki dayanımı, kalıplar alındıktan sonra kendi ağırlığı ve diğer inşaat yüklerini taşıyacak durumda olmalıdır.
Yeterli küre tabi tutulan ve korunan, ancak dayanım gelişiminin seviyesini belirlemek için herhangi bir işlem yapılmayan durumlarda, basınç dayanımının geleneksel olarak belirlenmesi tavsiye edilir. Böyle durumlarda, standart küre tabi tutulmuş 28 günlük dayanımların farklı oranlarını elde etmek amacıyla tavsiye edilen kür süresini belirlemek üzere (10 °C veya 21 °C sıcaklıkta) genel bilgiler Tablo 1’de verilmiştir.
Tablo 1. Standart küre tabi tutulmuş 28 günlük dayanımın belirli oranları için tavsiye edilen koruma süreleri
Bu içerik, Katkı Üreticileri Birliği (KÜB) tarafından hazırlanan “Soğuk Hava Koşullarının Betona Etkisi” başlıklı dokümandan derlenmiştir.
19 Kasım 2024
Türkiye'nin en ESKİ ve en çok ZİYARET EDİLEN şantiyesi: ŞANTİYE®...
İnşaata dair "KAYDADEĞER" ne varsa... 1988'den bu yana...
Şantiye®nin ürettiği, derlediği ve yayınladığı içeriklerde öncelik “KAMUSAL YARAR”dır...
Ve yayınlanan içeriğin “ÖZEL” olmasına özen gösterilir...
BASILI DERGİ + E-DERGİ + SANTİYE.COM.TR + SOSYAL MEDYA + DİJİTAL PLATFORMLAR...
İnşaat sektörünün buluşma noktası Şantiye®, “Güven”i temsil eden “Basılı bir Yayın” olma özelliğinin yanı sıra yenilenen web sitesi, Turkcell Dergilik ve Türk Telekom E-Dergi gibi mobil uygulamalardaki varlığı, 42 bin E-Bülten abonesi ve 85 bin sosyal medya takipçisi-bağlantısıyla inşaat sektörünün en önemli iletişim platformlarından biri olmaya her ortamda devam ediyor... 1988'den bu yana...
Şantiye® ayrıca yapı sektörüne "Şantiye'nin Yıldızı Ödülü", "Yılın Yeşil Yapı Malzemesi / Teknolojisi Ödülü" ve "Şantiyeden Kareler Fotoğraf Yarışması" gibi farklı organizasyonlarla da katkı sunuyor.
Şantiye®nin son sayısı da dahil 1988 yılından bugüne kadar yayınlanan TÜM SAYILARINA E-Dergi olarak göz atmak için lütfen tıklayın...
Şantiye®, başta ABONELERİ olmak üzere 2020-2024 yıllarında ilan veren firmalar ABS Yapı, Akyapı, Alumil, Anadolu Motor (Honda), Alkur, Ak-İzo, Altensis, Arbiogaz, Aremas, Arfen, Assan Panel, Asteknik, Atos, Batıçim, Baumit, Betek, Betonblock, Borusan CAT, Bosch Termoteknik, Bostik, BTM, Buderus, Bureau Veritas, Çimsa, Çuhadaroğlu, Çukurova Isı, Duyar Vana, DYO, Efectis ERA, Ekomaxi, Elkon, Emülzer, Eryap, Filli Boya, Fixa, Fullboard, Form Endüstri Ürünleri, Form Endüstri Tesisleri, Form MHI (Mitsubishi Heavy Industries) Klima, Garanti Leasing, GF Hakan Plastik, Gökçe Brülör, Grundfos, Hilti, IQ Alüminyum (by Deceuninck), İNKA, İntek, İpragaz, İstanbul Teknik, İzocam, İzoser, Kalekim, Knauf, Knauf Insulation, Komatsu, Köster, Kuzu Grup, LG, Marubeni, Masdaf, Master Builders Solutions, MBI Braas, Meiller Kipper (Doğuş Otomotiv), Messe Frankfurt, Messe München/Agora Tur., Mekon, Mitsubishi Chemical, Nalburdayim.com, NETCAD, ODE, Ökotek, Özler Kalıp, Özpor, Panasonic, PERI, Pimakina, Polyfibers, Polyfin, Prometeon, Ravago, Rehau, Saint Gobain Türkiye, Saray Alüminyum, Schüco, Selena (Tytan), Sentez Mekanik, Serge Ferrari, Shell, Siemens, Sistem İnşaat, Soudal, Sika, Şişecam, Temsa, TMS, Tekno Yapı, Türk Ytong, Tremco illbruck, Vaillant, Vekon, Wermut, Wilo ve Xylem’in değerli katkılarıyla hazırlanmaktadır.
ABONE OLMAK İÇİN
Bir yıllık abonelik bedelimiz olan 1200 TL (6 Sayı, KDV Dahil)'yi TR70 0001 0008 5291 9602 1550 01 IBAN no’lu hesabımıza (Ekosistem Medya) yatırıp; ardından dekontu, açık adresinizi ve fatura bilgilerinizi (şahıs ise TC kimlik no; firma ise vergi dairesi-numarası) santiye@santiye.com.tr adresine e-posta veya 0532 516 03 29 no’lu telefona WhatsApp / SMS aracılığıyla ulaştırabilirsiniz.