Geçtiğimiz aylarda SUDER YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI görevini devralan LEVENT ÇEKİ ile ülkemizdeki su yalıtım sektörü ve uygulamalarını, mevzuattaki güncel sorunları, teknoloji ve müşteri tarafında değişen talepleri konuştuk... Üç sene önce büyük beklentilerle yürürlüğe giren, kılavuzu hazırlanan ve halen bazı revizyon çalışmaları yürütülen Su Yalıtım Yönetmeliğinin daha etkin bir biçimde uygulanması ve “KENDİNİ YENİLEYEBİLEN” bir kültürle hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Çeki, “Türkiye’de su yalıtım sektörü teknolojik gelişmelerden yeterince nasibini alıyor ve gelişimini sürdürüyor... Fakat BU DEĞİŞİM yönetmelik ve talimatlara da AYNI SÜRATLE yansıyabilmeli” diyor...
RÖPORTAJI, MAYIS-HAZİRAN 2021 (387.) SAYIMIZIN E-DERGİ VERSİYONUNDAN OKUMAK İÇİN LÜTFEN TIKLAYIN
Şantiye: Öncelikle SUDER ile ilgili kısa bir bilgi alabilir miyiz?
Levent Çeki: Su Yalıtımcıları Derneği(SUDER)2006 yılı başında sektörün önde gelen üretici ve uygulamacı 7 firmasının bir araya gelerek kurduğu ve on yıl içerisinde üye sayısı 70’e ulaşmış bir dernek. Derneğimizde üretici, uygulamacı ve satıcı olmak üzere farklı kategoride sektör temsilcisi üyelerimiz bulunuyor. Son yıllarda sektördeki gelişmelere bağlı olarak üye sayımızda bir miktar azalma olsa da yeni dönemde üye sayımızın artacağını umuyoruz. Bu vesileyle sektörümüzün değerli temsilcilerini derneğimize davet ediyoruz.
SUDER’in en temel amacı, yurt genelinde su yalıtımı bilincinin oluşturulması ve su yalıtımının en doğru biçimde tatbikinin gerçekleşmesini sağlamaktır. Bunun için öncelikle su yalıtımının insan sağlığına ve topluma olan olumlu etkileri yönünden halk kitlelerini bilgilendirmeyi amaçlıyoruz. Bu sayede su yalıtımı uygulamalarının yaygınlaşmasını arzu ediyoruz. Hem sektörde faaliyet gösteren profesyonelleri hem de tüketicileri, malzeme, uygulama ve bu yoldan sağlanacak faydalar yönünden bilinçlendirmeyi istiyoruz. Elbette sadece bilgilendirmenin yeterli olmayacağının farkındayız. Ayrıca su yalıtımının teknik kurallarının belirlenmesinin, uygulamalarının teknik kurallara uygun olarak yapılmasının ne kadar önemli olduğunun da bilincindeyiz. Bu nedenle diğer bir önemli amacımız su yalıtımının teknik kurallarının belirlenmesine katkıda bulunmak, uygulamaların doğru yapılmasını sağlayacak faaliyetler tertip etmektir. Bu hedefleri yerine getirmek için yurtiçi veya yurtdışında doğrudan, dolaylı olarak benzer amaca hizmet eden ve müşterek hareket ile sonuca varılmasında fayda ortaya koyacak tüm kurum, kuruluş ve organizasyonlar ile entegrasyon içerisinde bulunmaya çalışıyoruz.
Şantiye: SUDER’in başkanlığını yaptığınız yeni dönemdeki amaç ve hedefleri nelerdir? Öncelikleriniz ve orta-uzun vadeli projelerinizi özetleyebilir misiniz? Görevi devrederken, neyi-hangi sorunu bitirmeyi-sonuçlandırmış olmayı arzu ediyorsunuz?
Levent Çeki: Öncelikle geçmiş dönem başkanlarımıza ve yönetim kurulu üyelerimize, yaptıkları tüm çalışmalardan dolayı tekrar teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Elbette yönetim kurulumuz ile birlikte öncelikli programımız ana amaçlarımız doğrultusunda süregelen faaliyetlerimizi devam ettirmek olacaktır... Bunların en başında Su Yalıtım Yönetmeliğinin, sahada uygulanmasına yönelik aksaklıklara çözüm üretmeyi amaçlıyoruz. Bilindiği gibi ülkemizde binalarda su yalıtımını zorunlu kılan yönetmelik 27 Ekim 2017 Cuma tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı ve 1 Haziran 2018 tarihinden itibaren yürürlüğe girdi. Derneğimizin bu yönetmeliğin hazırlanmasında ve oluşumunda önemli katkıları olmuştu. SUDER olarak böyle bir hedefe ulaşmanın gururunu yaşamakla birlikte, çalışmalarımızı hiç durdurmadık. Yönetmeliğin doğru kullanımına yönelik kılavuz çalışmalarını sürdürdük. Halen bu alanda SUDER olarak elimizden gelen katkıyı sunmaya gayret ediyoruz.
Yönetim kurulu olarak bir diğer amacımız, su yalıtım bilincinin yaygınlaştırılmasını sağlamak... Bunu da eğitim ve tanıtım seminerleri marifetiyle yapmayı düşünüyoruz. Ayrıca sektörümüzde mesleki yeterlilik konusundaki eksiklikler baştan beri derneğimizin ana gündem konularından biri olmuştur. Bu konuda önemli adımların atılmasına katkı sağladığımızı düşünüyorum. Geçtiğimiz yıllarda MEB ile birlikte gerçekleştirdiğimiz protokol kapsamında meslek liselerinde öğrencilere su yalıtımı eğitimleri organize etmiştik. Bunun yanında dernek merkezimizde sektör profesyonellerine, Anadolu’nun farklı illerinde yalıtım ustalarına, mimar ve mühendis gibi teknik personellere ve denetçilere yönelik, çeşitli eğitim ve seminer faaliyetleri gerçekleştirdik. Bu konuda tecrübeli bir altyapımız var. Yeni dönemde de elbette yine üniversite, meslek okulları, sivil toplum kuruluşları, bilim kuruluşları ve araştırma-geliştirme kurumları ile işbirliği içerisinde olarak yeni çalışmalar gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Ancak maalesef tüm dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan COVİD 19 virüsü nedeniyle ülke olarak olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Salgının dünyaya yayılmaya başlamasıyla birlikte alınan tedbirler ve yaşam şartlarının değişmesi iş yapma modellerimizi de değişti. Normal şartlarda yüz yüze gerçekleştirilen birçok etkinliğin, bu dönemde dijital ortama aktarıldığını görüyoruz. Dernek olarak bizimde bu değişime ayak uydurmamız gerektiği gerçeğini görüyoruz. Yakın zamanda çalışmalarımızı bu doğrultuda gerçekleştirmeyi planlıyoruz.
Elbette görevi devrederken en çok arzu ettiğim şey, artık Su Yalıtım Yönetmeliğinin etkin bir biçimde sektörde uygulandığını ve kendini yenileyebilen bir kültür ile hayata geçirildiğini görmektir.
“YETERİ KADAR BİLGİ BİRİKİMİ VE TEKNOLOJİYE SAHİP OLMAMIZA RAĞMEN YÜKSEK KALİTEYİ YURT GENELİNE YAYAMIYORUZ...”
Şantiye: Su yalıtım sektörünün yasal, teknolojik ve pazarla ilgili gündeminde neler var?
Levent Çeki: Su yalıtım sektörünün yasal anlamda en büyük eksikliği Su Yalıtım Yönetmeliği’ydi. 1 Haziran 2018 tarihinde Su Yalıtım Yönetmeliğinin yürürlüğe girmesiyle birlikte bu eksiklik giderilmiş oldu. Sonrasında yönetmeliğin doğru tatbiki için önemli bir yönlendirici olacak kılavuz çalışmaları yapıldı. Halen sektörümüz için çok önemli olduğuna inandığımız Su Yalıtım Yönetmeliği kılavuzu ile ilgili revizyon çalışmaları devam ediyor. Biz SUDER olarak bu çalışmalara elimizden geldiğince katkı vermeye çalışıyoruz. Bu çalışmalarda emeği bulunan derneğimiz teknik çalışmalarına katkı sağlayan üyelerimize buradan bilhassa teşekkürlerimi sunmak isterim. Şunu çok iyi biliyoruz ki su yalıtımı sektörü teknolojik gelişmelerden yeterince nasibini alıyor ve gelişimini sürdürüyor. Sektörün gelişimine yönelik bu değişimlerin aynı süratle yönetmeliklere ve talimatlara da aktarılması gerektiğine inanıyoruz.
Sektörümüz teknoloji bakımından dünyadaki yenilikleri yakından takip ediyor, bugün gelişmiş ülkelerde bulunan birçok su yalıtım ürünü ülkemizde bulunuyor. Dünyadaki en yeni uygulama metotlarının ülkemizde uygulandığını görüyoruz. Su yalıtım ürünü üretimi konusunda da üretim teknolojisi ve altyapısı olarak oldukça iyi bir durumda olduğumuzu söyleyebilirim. Bugün sadece dünyadaki ürünleri kullanıyor değiliz, bugün bazıları derneğimiz üyesi de olan üretici firmalarımız ürettiğimiz su yalıtım ürünlerini dünyanın dört köşesine satıyor. Su yalıtımı alanında uygulama yapan bazıları yine derneğimiz üyesi olan profesyonel firmalarımız dünyanın dört bir yanında önemli projelere imza atıyor ve ülkemizi temsil ediyorlar. Bunlar sektörümüz açısında gurur verici ve umutlandırıcı gelişmeler.
Sektörümüzü temsil eden çok başarılı temsilcilerimiz olduğunu görüyoruz ve bu bize umut veriyor. Ancak maalesef sektör olarak en büyük eksikliğimiz, bunu ülke geneline istenilen derecede ve kalitede yayamıyor olmamızdır. Maalesef yeteri kadar bilgi birikim ve teknolojimiz olmasına rağmen yurt geneline yüksek kalite seviyesinde ürün ve uygulama yaygınlığını sağlayamıyoruz.
“REKABET, KALİTEYİ ARTIRMA YÖNÜNDE İLERLEMELİ...”
Sektörün en önemli eksikliklerinin başında bence denetimsizlik geliyor. Bizlerin su yalıtım standardı için ne derece gayret gösterdiğimiz ortada. Ancak sadece yönetmelik ve mevzuatın yürürlükte olması yeterli olmuyor. Kurallar var, ama maalesef denetimler yetersiz ve etkisiz kalıyor. Sektörde en başta doğru ürünün belirlenmesinde ve ürün kalitesinin tespitinde aksaklıklar yaşanıyor. Bunu doğru detay çözümü ve uygulama kalitesi takip ediyor. Denetimin yetersizliği maalesef haksız bir rekabet ortamı meydana getiriyor. Bugün ülkemizde üretim yapmak için gerekli resmi izinleri dahi almamış üreticilerin faaliyet gösterdiklerini dahi duyuyoruz. Kalite belgesi bulunmayan ürünlerin üretildiğine şahit oluyoruz. Mesleki yeterliliği olmayan kişilerin uygulama yaptıklarını görüyoruz. İşte bu ve benzeri şekilde sadece fiyat odaklı, kontrolsüz ya da göstermelik yapılan su yalıtımı faaliyetleri sektörde haksız rekabeti körüklüyor. İşte bu gibi olumsuz örneklerin, gün geçtikçe azalması ve yok olması için yurt genelinde gerçek manada su yalıtımı bilincinin oluşmasının gerektiğine inandığımı tekrar belirtmek isterim. SUDER olarak su yalıtım sektöründe gerçekleştirdiğimiz her faaliyetin haksız rekabetin de önüne bir engel olacağının farkında olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Elbette küresel dünyada artık rekabetten kaçmanın imkânı neredeyse kalmadı. Hatta rekabet artık gereklilik haline geldir. Tabi ki her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde de rekabet olacak ve olmalıdır. Ancak rekabetin kaliteyi artırma yönünde yarışmak şeklinde ilerlemesi en büyük arzumuzdur.
Şantiye: İnşaat sektörünün mevcut durumuyla ilgili yorumlarınız ve öngörüleriniz nelerdir?
Levent Çeki: Ülkemizde neredeyse her dönemde lokomotif sektör olmayı başaran inşaat sektörünün son yıllarda bir takım yapısal ve ekonomik gelişmelerin etkisinde kaldığını görüyoruz. Özellikle iki yıl boyunca sektörü etkisi altına alan daralmanın ardından başlayan pandemi süreci tabi ki sektörde bazı değişikliklere neden oldu. Salgın ortamıyla birlikte değişen tüketici talepleri konut ve ofislerde dönüşümü de beraberinde getirdi. Birçok sektörde çalışanlar ofis yerine uzaktan çalışma yöntemini uygulamaya başladı. Özellikle pandeminin etkisinden uzaklaşmaya çalışan kişilerin müstakil olmakla beraber bahçeli, balkonlu, teraslı ev beklentisi sektörü de dönüştürmeye başladı. Hatta büyükşehirlere yakın sayfiye bölgelere ilginin daha da arttığını ve yazlıkların yeniden moda hale geldiğini söyleyebiliriz.
Diğer yandan yurdumuzun batısında ve doğusunda yaşanan son depremler kentsel dönüşümün ne kadar elzem olduğunu maalesef yeniden hatırlatıyor. Ülkemizdeki mevcut eski yapı stoku ve riskli alanları dikkate aldığımızda inşaat sektörünün ne kadar büyük bir potansiyele sahip olduğunu da görüyoruz.
Geçtiğimiz yıl haziran ayında kamu bankalarının düşük faizli konut kredisi kampanyası başlatması ile birlikte konut satışlarında rekor seviyelere ulaşıldı. Gelen talepler doğrultusunda inşaat şirketlerinin yarım kalan projelerinin devam etmesi ve yeni projelere başlamaları sektöre hareket getirdi. Ancak bu yeni gelişmelere rağmen yine de 2021 yılına iyimser bir havada giren inşaat sektörünün temkinli bir yaklaşım içinde olduğunu görüyoruz. Zira sıkı para ve maliye politikasına geçilmesiyle birlikte konut satışlarında azalma başladı. Her ne kadar kısa vadede konuta olan talep azalıyor olsa da biriken talep ve şehirlerimizdeki kentsel dönüşüm gerçeği orta vade de sektöre olan ilginin tekrar ortaya çıkmasını sağlayacaktır.
Şantiye: Su yalıtım sektöründe teknoloji ne yönde ilerliyor? Tercih edilen, kullanılan, talep edilen ürünlerde bir değişim gözlemliyor musunuz? Ve ilerleyen yıllarda su yalıtımıyla ilgili hangi teknoloji ve/veya yöntemlerin yaygınlaşacağını öngörüyorsunuz?
Levent Çeki: Su yalıtımı sektörü inşaat sektörünün birçok alt sektöründen biri... Dolayısıyla inşaat teknolojisinde meydana gelen değişimlerden doğrudan etkileniyor. Mimarlık alanında meydana gelen yeni yaklaşımlar ve inşaat imalatındaki yeni gelişmelerin yeni ihtiyaçları ortaya çıkardığı ortada. Ortaya çıkan bu yeni ihtiyaçlar, tercih edilen su yalıtım ürünlerini de değiştiriyor. İnsanoğlunun yaşam tarzının değişmesiyle birlikte yapılar da çevremizde sürekli değişiyor, zaman kavramının önemi artıyor. Öyle ki zaman, dünyadaki en değerli kaynaklardan biri ve bu nedenle gün geçtikçe daha hızlı ve daha kesin çözüm üreten ürünlere olan ilginin her alanda arttığını görüyoruz. Bu talep su yalıtım sektöründe de kendisini gösteriyor.
“SON ZAMANLARDA SEKTÖRÜMÜZDE DE GERİ DÖNÜŞÜMLÜ ÜRÜNLERİN ÜRETİLMESİ KONUSUNDAKİ ÇALIŞMALAR DİKKATİ ÇEKİYOR...”
Teknolojinin gelişimi ile yapılan Ar-Ge çalışmaları öncelikle sektörümüzdeki ürünlerin teknik performanslarının artmasına katkı sağlıyor. Yeni ihtiyaçların var olması ile birlikte sektörümüzde birçok inovatif ürünün ortaya çıktığını görüyoruz. Bunun yanında imalat teknolojisinde yaşanan gelişmeler ve uygulama alalında kullanılmaya başlanan daha teknolojik teçhizat, yeni ürünleri beraberinde getiriyor. Son günlerde bu şekilde üretilmiş birçok yeni ürünle sahada karşılaşıyoruz.
Son zamanlarda sektörümüzde geri dönüşümlü ürünlerin üretilmesi konusundaki çalışmalar dikkati çekiyor. Bu çalışmaların önümüzdeki süreçte artacağı anlaşılıyor. Ayrıca toplumun öncelikleri ve hassasiyetinin de tercihlerde etkisinin arttığını görüyoruz, bu nedenle önümüzdeki dönemde çevreye daha duyarlı ürünlere olan ilginin giderek yükseleceğini düşündüğümü de belirtmek isterim. Diğer taraftan nihai tüketici tarafında da tadilat amaçlı olarak “Kendin Yap / Do it Yourself” ürünlerin tercihinde ülkemizde de artış olduğunu görüyoruz. Bu tercihin de artarak devam etmesini beklediğimi söyleyebilirim.
Sonuç olarak, gelecekte yeni teknolojiler ve yapay zekâ ile inşaat verimliliği eşi benzeri görülmemiş şekilde değişim gösterecektir. Su yalıtım sektörü de bu gelişmelerin ışığında şekillenecektir diye düşünüyorum.
RÖPORTAJI, MAYIS-HAZİRAN 2021 (387.) SAYIMIZIN E-DERGİ VERSİYONUNDAN OKUMAK İÇİN LÜTFEN TIKLAYIN
7 Mayıs 2021
Türkiye'nin en ESKİ ve en çok ZİYARET EDİLEN şantiyesi: ŞANTİYE®...
İnşaata dair "KAYDADEĞER" ne varsa... 1988'den bu yana...
Şantiye®nin ürettiği, derlediği ve yayınladığı içeriklerde öncelik “KAMUSAL YARAR”dır...
Ve yayınlanan içeriğin “ÖZEL” olmasına özen gösterilir...
BASILI DERGİ + E-DERGİ + SANTİYE.COM.TR + SOSYAL MEDYA + DİJİTAL PLATFORMLAR...
İnşaat sektörünün buluşma noktası Şantiye®, “Güven”i temsil eden “Basılı bir Yayın” olma özelliğinin yanı sıra yenilenen web sitesi, Turkcell Dergilik ve Türk Telekom E-Dergi gibi mobil uygulamalardaki varlığı, 42 bin E-Bülten abonesi ve 85 bin sosyal medya takipçisi-bağlantısıyla inşaat sektörünün en önemli iletişim platformlarından biri olmaya her ortamda devam ediyor... 1988'den bu yana...
Şantiye® ayrıca yapı sektörüne "Şantiye'nin Yıldızı Ödülü", "Yılın Yeşil Yapı Malzemesi / Teknolojisi Ödülü" ve "Şantiyeden Kareler Fotoğraf Yarışması" gibi farklı organizasyonlarla da katkı sunuyor.
Şantiye®nin son sayısı da dahil 1988 yılından bugüne kadar yayınlanan TÜM SAYILARINA E-Dergi olarak göz atmak için lütfen tıklayın...
Şantiye®, başta ABONELERİ olmak üzere 2020-2024 yıllarında ilan veren firmalar ABS Yapı, Akyapı, Alumil, Anadolu Motor (Honda), Alkur, Ak-İzo, Altensis, Arbiogaz, Aremas, Arfen, Assan Panel, Asteknik, Atos, Batıçim, Baumit, Betek, Betonblock, Borusan CAT, Bosch Termoteknik, Bostik, BTM, Buderus, Bureau Veritas, Çimsa, Çuhadaroğlu, Çukurova Isı, Duyar Vana, DYO, Efectis ERA, Ekomaxi, Elkon, Emülzer, Eryap, Filli Boya, Fixa, Fullboard, Form Endüstri Ürünleri, Form Endüstri Tesisleri, Form MHI (Mitsubishi Heavy Industries) Klima, Garanti Leasing, GF Hakan Plastik, Gökçe Brülör, Grundfos, Hilti, IQ Alüminyum (by Deceuninck), İNKA, İntek, İpragaz, İstanbul Teknik, İzocam, İzoser, Kalekim, Knauf, Knauf Insulation, Komatsu, Köster, Kuzu Grup, LG, Marubeni, Masdaf, Master Builders Solutions, MBI Braas, Meiller Kipper (Doğuş Otomotiv), Messe Frankfurt, Messe München/Agora Tur., Mekon, Mitsubishi Chemical, Nalburdayim.com, NETCAD, ODE, Ökotek, Özler Kalıp, Özpor, Panasonic, PERI, Pimakina, Polyfibers, Polyfin, Prometeon, Ravago, Rehau, Saint Gobain Türkiye, Saray Alüminyum, Schüco, Selena (Tytan), Sentez Mekanik, Serge Ferrari, Shell, Siemens, Sistem İnşaat, Soudal, Sika, Şişecam, Temsa, TMS, Tekno Yapı, Türk Ytong, Tremco illbruck, Vaillant, Vekon, Wermut, Wilo ve Xylem’in değerli katkılarıyla hazırlanmaktadır.
ABONE OLMAK İÇİN
Bir yıllık abonelik bedelimiz olan 1200 TL (6 Sayı, KDV Dahil)'yi TR70 0001 0008 5291 9602 1550 01 IBAN no’lu hesabımıza (Ekosistem Medya) yatırıp; ardından dekontu, açık adresinizi ve fatura bilgilerinizi (şahıs ise TC kimlik no; firma ise vergi dairesi-numarası) santiye@santiye.com.tr adresine e-posta veya 0532 516 03 29 no’lu telefona WhatsApp / SMS aracılığıyla ulaştırabilirsiniz.